Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/4816 E. 2012/3108 K. 25.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/4816
KARAR NO : 2012/3108
KARAR TARİHİ : 25.04.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı borçlu …’tan olan alacağı için takip başlattığını, borçluya ait araçlara haciz koydurduğunu, aynı araçların … İcra Müdürlüğü’nün 2008/309 sayılı dosyasından satıldığını ve sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetveli düzenlenirken hatalı olarak cezaevi harcı ve tahsil harcının ihale bedelinden tahsil edildiğini bu nedenle sıra cetvelinin iptalinin gerektiğini ayrıca sıra cetvelinde hukuka aykırı olarak davalının var olmayan, muvazaalı alacağına 1. sırada yer verildiğini, davalının borçlu Murat’tan gerçek bir alacağı bulunmadığını, davalı ve borçlunun birlikte hareket ettiklerini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının sıra cetveline itiraz hakkı bulunmadığını, müvekkilinin alacağının bonoya dayandığını, bu alacak nedeniyle takip başlatıldığını, borçlunun icra dosyasında ödeme taahhüdünde bulunduğunu ancak taahhüdünü yerine getirmemesi nedeniyle şikayet üzerine …. İcra Ceza Mahkemesi tarafından cezalandırıldığını, cezanın savcılıkta infaz aşamasında olduğunu, borçlunun davalıyı ölümle tehdit etmesi neticesinde borçlu hakkında soruşturma başlatıldığını, aralarında bu şekilde husumet bulunan kişilerin muvazaalı işlem yapmalarının hayatın olağan akışına uygun olmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ile borçlu üçüncü kişi olan… arasında icra mahkemelerinde ve genel mahkemelerde görülmüş ve kesinleşmiş kararlar olduğu, ücüncü kişi Murat hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile sonuçlanmış bir ceza kovuşturması bulunması nedeniyle davalı alacaklı ile dava dışı borçlunun mal kaçırma kastı ile anlaşmalı davranmadıkları kanaati ile davalı alacağının muvazaaya dayandığı yönündeki iddiaya itibar edilmediği, yapılan icra işlemlerinde bir usulsüzlük olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 25.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.