YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/4233
KARAR NO : 2011/2999
KARAR TARİHİ : 30.12.2011
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin Tarım Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyetini sürdürdüğünü, davalının kooperatif ortağı olduğunu, ortakların hayvanlardan aldıkları sütleri Kooperatifler Kanunu, kooperatif anasözleşmesi ve genel kurul kararlarına göre kooperatife vermek zorunda olduklarını, davalının kendisine verilen büyükbaş hayvanlardan elde ettiği sütleri davacı kooperatife teslim etmeyip, kendilerinin pazarladıklarını,ihtar edilmelerine rağmen 3. kişilere süt vermeye devam etmeleri sebebiyle davalıya para cezası verildiğini, verilen para cezasının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı kooperatif aracılığıyla Tarım Bakanlığı’ndan 2006 yılında hayvan aldığını, sütlerini 2007 yılının ağustos ayına kadar davacı kooperatife teslim edip parasını aldığını, o tarihten sonra parasını alamadığını, söz konusu durumu başkana sorduğunda mahkemeye verip alabileceğini söylediğini, kendisinin de durumun uzayacağını düşündüğü için sütü başka kişilere sattığını, kooperatife vermediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, ne ilgili kanunlarda ne de anasözleşmede ortakların taahhüt sözleşmesi gereklerini yerine getirmemesi halinde para cezası ödeyeceklerine ilişkin veya bu hususta genel kurula yetki veren bir hükmün yer almadığı, anasözleşmenin 52. maddesinin e bendinin genel kurula çoğunluğu sağlayarak ortaklar hakkında her türlü karar alabilme yetkisi vermediği, genel kurulun ancak anasözleşmeden ve kanundan kaynaklanan yetkileri kullanabileceği, davalının imzaladığı ortaklar sözleşmesinde davalının taahhüt şartlarına uymaması halinde ceza ödeyeceğine ilişkin cezai şart mahiyetinde herhangi bir hükmün olmadığı, cezaların ancak kanunla düzenlenebileceği, kooperatif genel kurulunun davalıyı tek taraflı işlemi ile borçlandırmasının düşünülemeyeceği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle anasözleşmede ve kanunda bu yönde hüküm bulunmamasına, dava tarihinden önce genel kurulun aldığı kararın yeterli açıklıkta bulunmayıp tereddüte sebebiyet verecek nitelikte bulunmasına ve dava tarihinden sonra bu konuda alınan genel kurul kararının da bu davada uygulanamamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.