Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/3778 E. 2011/2576 K. 14.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3778
KARAR NO : 2011/2576
KARAR TARİHİ : 14.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun 08/06/2006 tarihli kararı ile kooperatif ana sözleşmesinin ortaklık şartlarını belirten 10.maddesinin 3,5 ve 6. fıkralarında açıklanan şartları taşımadığı gerekçesiyle kooperatif ortaklığından hukuka aykırı bir şekilde ihraç edildiğini, müvekkilinin ortaklığa girerken ortaklık şartlarından bir kısmının noksan olduğu bilinerek kabul edildiği halde aynı nedenle ihraç kararı verilmesinin objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, kooperatife karşı tüm hak ve vecibelerini yerine getirdiğini, müvekkiline daha önceden kooperatiften ihraç edileceği yönünde hiç bir bildirimde bulunulmadığını ileri sürerek, kooperatif ortaklığından ihraç edilme yönündeki kararın iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili, kooperatif tüzel kişiliği yerine yönetim kurulu üyeleri aleyhine açılan davanın husumetten reddi gerektiğini, davacının tahditli plaka uygulamasına geçiş döneminde kooperatifle ilişkisini kendisinin kestiğini, tahditli plaka uygulamasına geçiş sürecinden önce tercihini başka bir kooperatif ortağı olarak kullandığını, davacının kooperatif ortağı olabilmek için yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2010/2887 Esas,2010/3148 Karar sayılı bozma ilamına uyularak, davacının üyeliğe kabul edildikten sonra üyelik koşulunu kaybetmesi ya da koşulu taşımadığının anlaşılmasının üyelik sıfatını hemen kaybetmesine neden olmadığı, üyelik şartını yerine getirmek için kendisine önel verilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 14.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.