Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/3583 E. 2011/2931 K. 28.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3583
KARAR NO : 2011/2931
KARAR TARİHİ : 28.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatifin ortağı iken ihracına karar verildiğini, ihraç kararının iptaline yönelik açtıkları davanın reddedildiğini, kararın kesinleştiğini, davalının ihraç kararından sonra şerefiye bedelinin tahsili için açtığı davanın kabul edildiğini, ihraç kararına rağmen davacının yaptığı aidat ödemelerinin kabul edildiğini, yine genel kurul toplantısına ortak sıfatıyla davet edilen davacının toplantıya katıldığını, tüm bu durumların davacının davalı kooperatif ortaklığının devam ettiği anlamına geldiğini ileri sürerek, davacının kooperatif ortağı olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bozma ilamı ve dosya kapsamına göre, kooperatifin davalı hakkında açmış olduğu şerefiye bedelinin tahsili davasının, ihraç kararının kesinleşmesinden önce sonuçlandığı, davacının genel kurula çağrılma sebebinin anasözleşmenin 28. maddesine göre, toplantı tarihinden 30 gün evvel çağrı yapılması gerektiği, davacının ihraç kararının iptaline yönelik açılan davanın reddine yönelik karar kesinleşmediğinden çağrı yapıldığı, davacının üyeliğinin devam etmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili, ihraç kararının kesinleşmesinden sonra müvekkilinin aidat yatırdığını ve kooperatif tarafından şerefiye alacağının istendiğini ileri sürmüştür. Her ne kadar kooperatif tarafından davacı aleyhine açılan şerefiye alacağı davası, ihracın kesinleşmesinden önce ise de, mahkemece, davacı vekilinin anılan iddiası ele alınarak, ihraç kararının kesinleşmesinden sonra davacıdan şerefiyeye ilişkin para alınıp alınmadığı, hakkında takip başlatılıp başlatılmadığı, aidatların ne zaman yatırıldığı, kooperatifin davacı tarafından yatırılan paraları ne zaman emanet hesabına aldığı, paralar üzerinde harcama yapılıp yapılmadığı ve bağlantılı olarak paraların benimsenip benimsenmediği üzerinde durulması ve sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.