YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2938
KARAR NO : 2011/2257
KARAR TARİHİ : 01.12.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi ve kooperatif hissesinin tescili davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin 26.03.2003 tarihli ve noterlikçe düzenlenen sözleşme uyarınca davalı kooperatif üyesi davadışı şahıstan hissesini satın aldığını, müvekkilinin satın aldığı hissenin devri için davalı kooperatife başvurmasına rağmen, bu talebinin reddedildiğini ileri sürerek, muarazanın giderilmesini ve hissenin adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından devir isteminin müvekkiline bildirilmediğini, bu konuda yönetim kurulunun aldığı bir karar da bulunmadığını, davacının hissesini satın aldığını iddia ettiği davadışı ortağın parasal yükümlülüğünü yerine getirmediği için üyelikten ihraç edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair kararın, davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’ nce devir tarihinden sonra davacıya payını devreden kişinin ortaklıktan ihraç edildiği, mahkemece davacıya bu kişiye halefen ihraç kararının iptali davası açması hususunda süre verilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacının davalı kooperatifin üyesi olan davadışı…’ın ortaklık hissesini noterlikçe düzenlenen sözleşme uyarınca devraldığı, davacıya ortaklık hakkını devreden davadışı…’ın kooperatif üyeliğinden ihraç kararının, kesinleşen mahkeme hükmü ile iptal edildiği, davacının yasal üyelik şartlarını taşıdığı, bu nedenle davalı kooperatifin davacıyı üye olarak kabulden kaçınamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 01.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.