Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/2809 E. 2011/2974 K. 29.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2809
KARAR NO : 2011/2974
KARAR TARİHİ : 29.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun 07.09.1999 tarihli kararı ile ortaklıktan çıkarıldığını, Manavgat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1999/276 Esas 2001/74 Karar sayılı kesinleşmiş kararı ile çıkarma kararının iptaline karar verildiğini, çıkarma kararından sonra müvekkilinin yolcu taşımasına izin verilmediğini, girişimlerinin olumsuz sonuçlandığını ileri sürerek, müvekkilinin 07.09.1999 – 10.07.2006 tarihleri arasında çalıştırılmaması nedeniyle oluşan zararına karşılık, şimdilik 10.000,00 TL nin temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 09.10.2009 tarihli ıslah dilekçesiyle tazminat istemini 27.552,82 TL’sına yükseltmiştir.
Davalı vekili, motorlu taşıtlarla yolcu taşımaya ilişkin usul ve esasların belirlenme yetkisinin ihraç kararından sonraki yasal düzenlemelerle Belediye Başkanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı’na verildiğini, yolcu taşınması için gerekli izinler alınmadan ihraç kararının iptal edilmesinin yalnız başına davacının çalıştırılması için yeterli olmadığını, zarar ile müvekkilinin eylemi arasında illiyet bağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı kooperatifin ortağı olan davacının 07.09.1999 tarihinde ortaklıktan çıkarıldığı, çıkarma kararının mahkeme kararıyla iptal edildiği, ancak kesinleşen karara rağmen davacının yolcu taşımasına 10.07.2006 tarihine kadar izin verilmediği, davacının 07.09.1999 ile 10.07.2006 tarihleri arasında yolcu taşıyamaması nedeniyle maddi zararının oluştuğu gerekçesiyle BK’nun 42. maddesi dikkate alınarak 16.640,80 TL’nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dava, hakkındaki ihraç kararı iptal edilen kooperatif ortağının çalıştırılmaması nedeniyle uğradığını iddia ettiği zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi taşıma konusunda uzman olmadığı gibi, raporu da karar vermeye yeterli değildir.
Davacının, ihraç kararının iptaline ilişkin kararın kesinleşme tarihi olan 19.03.2002 tarihi ile ihtar tarihi olan 12.05.2005 tarihleri arasında aracının çalıştırılması konusunda davalıdan herhangi bir istemde bulunmamış olması üzerinde durulmadığı gibi, aracın tazminat istemine konu dönem içinde hiç çalıştırılmadığı varsayılarak rapor düzenlenmiştir. Oysa, davalı kooperatifin ortağı olan davacının aracının kooperatifçe çalıştırılmaması durumunda, başka bir işte de çalışmayarak gelir elde etmemesi hayatın olağan akışına uygun değildir. O halde mahkemece, konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile davalı kooperatifin kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak, davacı ile aynı hatta çalışan bir ortağın ortalama kazancının belirlenmesi, belirlenen miktardan masraf ve amortisman giderlerinin düşülmesi, davacının bu süre içinde başka bir işte çalışarak elde etmesi muhtemel gelirlerin göz önüne alınması, 19.03.2002-12.05.2005 tarihleri arasında çalışma konusunda istemde bulunmadığı hususunun da değerlendirilmesi, yapılacak inceleme ve araştırma sonucunda gelirin somut verilerle belirlenememesi halinde Borçlar Kanunu’nun 42. vd. maddelerinden yararlanılarak davacının gerçek zararının belirlenmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.12.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.