YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2219
KARAR NO : 2011/2850
KARAR TARİHİ : 27.12.2011
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı, davalı kooperatifin, ilk 20 ortağından biri olduğunu, Beşparmak Konut Yapı Kooperatifi ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre ilk 20 ortağa dairelerinin anahtar teslimi yapılıp verileceğini, daha sonra iki kooperatifin protokol yaparak birleşme kararı aldığını, 13.05.2006 tarihli genel kurulda ilk 20 ortaktan bir defaya mahsus 500,00 TL alınacağına karar verildiğini, borçlarını ödemiş olmasına rağmen hakkında icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa göre ortaklar arasında eşitliğe aykırı uygulama yapılamayacağını, genel kurulda alınan aidat kararlarının tüm ortakları bağladığını, davacının bu borçlardan sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının borcunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve davacının davalı kooperatife takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Her iki kooperatifin birleşiminden önce, davacının üye olduğu kooperatifin, birleşmenin de kabul edildiği 13.05.2006 tarihli genel kurulunda, Güçbirliği Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi ortaklarından bir kereye mahsus 500,00 TL aidat alınmasına, 31.07.2006 tarihine kadar aidatın ödenmesine ve zamanında ödeme yapılmaması halinde %5 gecikme faizi uygulanmasına oybirliği ile karar verilmiştir. Hükme esas alınan 05.11.2009 havale tarihli bilirkişi raporunda, davacının ödeme yükümlülükleri toplamı 5.140,00 TL olarak hesaplanmış ancak bu hesaplama yapılırken 13.05.2006 tarihli genel kurulda kararlaştırılan 500,00 TL ve varsa gecikme faizi borcu dikkate alınmamıştır.
Bu durumda mahkemece, yukarıdaki hususları da karşılayacak şekilde bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.