YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1759
KARAR NO : 2012/1683
KARAR TARİHİ : 06.03.2012
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortağı iken ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, müvekkilinin çıkarma kararına kadar davalı kooperatife 19.000,00 TL ödeme yaptığını, yapılan ödemelerin iadesi için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatife toplam olarak 19.481,86 TL ödeme yaptığı, davacının ortaklıktan çıkarılma kararının 17.10.2008 tarihinde kesinleştiği, çıkarma kararının kesinleştiği yıla ait genel kurul toplantısının 08.03.2009 tarihinde yapıldığı, bu tarihe bir ay eklenmesi ile davalının temerrüdünün 08.04.2009 tarihinde oluştuğu, davacının payına düşen genel gider miktarı olan 574,41 TL’nin düşülmesi ile davacının alacağının 18.907,45 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarla yasal faiz işletilmesine, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava, çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekilinin temyizi yönünden;
1)1163 sayılı Kooperatifler Kanunu`nun 17/1. maddesi gereğince, kooperatiften ayrılan ortak, ayrıldığı yıla ait genel kurulda kabul edilerek kesinleşen bilançodan payına düşen miktardan hissesine isabet eden masraflar düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep edebilir. Bilançonun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra bu hak talep edilebilir.
Somut olayda, davacı 12.07.2008 tarihli yönetim kurulu kararıyla ortaklıktan çıkarılmıştır. Ana sözleşmenin 15. maddesi uyarınca, 2008 yılı bilançosunun kabul edilerek kesinleştirildiği 08.03.2009 tarihli genel kurul tarihinden ancak bir ay sonra 09.04.2009 tarihinde davacının çıkma payı alacağı muaccel hale gelecek olup, takip alacak henüz muaccel olmadan 26.03.2009 tarihinde yapılmıştır. Mahkemece, muaccel olmayan bir alacak için dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2) Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içesinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 06.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.