Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/1693 E. 2011/2511 K. 13.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1693
KARAR NO : 2011/2511
KARAR TARİHİ : 13.12.2011

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. Abdullah Eren ile davalı vekili Av. … gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı …’dan davalı kooperatifin 276 numaralı ortaklığı noterlikte düzenlenen pay devir sözleşmesiyle devraldığını, kooperatife devir işleminin gerçekleştirilmesi için yaptığı başvurunun kabul edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, pay devrinin muvazaalı olduğunu, devreden ve kardeşinin kooperatifteki 30 payı muvazaalı şekilde genel kuruldaki çoğunluğu ele geçirmek için farklı kişilere devrettiklerini, davanın pay devreden kişiye de yöneltilmesi gerektiğini, pay devrinin usulüne uygun şekilde müvekkiline bildirmediğini, genel kurulca ortak sayısının sınırlandırılması nedeniyle öncelikle genel kurul kararının iptali davası açılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının, kooperatif ortağı …’dan kooperatifteki 276 numaralı ortaklık hakkını devraldığı, kooperatife yaptığı başvuruya rağmen ortaklığa kabul edilmediği, kooperatif ortağından ortaklık payını devralan kişinin ortaklık niteliklerine sahip olması halinde kooperatif yönetim kurulunca ortaklığa kabulünün zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının, davalı kooperatifin 276 numaralı ortaklık payına sahip olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 825,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.