Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/1473 E. 2011/2298 K. 05.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1473
KARAR NO : 2011/2298
KARAR TARİHİ : 05.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tesbiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin, ortağı olduğu davalı kooperatife üye olduğunu, 25.06.1998 tarihli listede üyelerin seçmiş olduğu dairelerin açıklandığını, müvekkliinin B Blok 3. Kat 10 nolu daireyi seçtiğini, kooperatife gönderilen 02.09.2008 tarihli ihtarnameyle B Blok 3.kat 10 nolu dairenin teslim edilmesini istediklerini, ihtarnameye cevap verilmediğini ve dairenin de teslim edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunun ve B Blok 3. Kat 10 nolu dairenin müvekkiline ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ihraç kararı bulunmadığını, davacının, müvekkili kooperatifin ortağı olduğunu, üyelik tespiti davası açmada hukuki yarar bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, 25.06.1998 tarihli yönetim kurulu karar defterinde 2. sırada B Blok 3. Kat 10. Nolu dairenin davacı tarafından seçildiğine ilişkin evrak bulunmasına rağmen aradan geçen süre içersinde üye sayısı 32 ye, daire sırası 31 e düştüğüne göre davacının üye olup olmadığı konusunda tereddüt yaşanması sebebiyle davacının tespit davası açmakta ve üyeliğinin tespitini istemekte hukuki yararının bulunduğu, davacının halen yasal biçimde davalı kooperatifin üyesi bulunduğu, B Blok 3. Kat 10 nolu dairenin davacıya tahsis edilmişken sonraki tarihlerde yapılan takas ve devirler sonucunda diğer bir kooperatif üyesi olan …’a geçtiği, kooperatifte 31 daire olmasına rağmen 32 üyenin kayıtlı bulunduğu, 31 üyenin dairelerinin fiilen teslim edilip kullanılmakta olduğu ve bu surette davacıya teslim edilecek bir kooperatif dairesinin bulunmadığı, bu nedenle B Blok 3. Kat 10 nolu dairenin davacıya ait olduğunun tespiti talebinin reddine, çoğun içerisinde azda vardır kuralı gereğince davanın kabülüne, davacının davalı koooperitifin üyesi olduğunun ve davacıya verilecek bir dairenin bulunmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti ile B Blok 10 nolu dairenin davacıya ait olduğunun tespitine ilişkindir. Mahkemece, üyeliğe kabul kararı verilmiş ise de dairenin tahsisi yönünde net bir bir karar verilmemiştir.
Bu bakımdan;
a- Davacıya üyelik kaydı sırasında yönetim kurulunca B Blok 10 nolu dairenin tahsisine ilişkin kararın, genel kurul kararına dayanıp dayanmadığı veya genel kurulu onayından geçip geçmediği,
b- 04.01.2002 tarihli yönetim kurulu kararıyla B Blok 10 nolu daire boş gözüktüğü gerekçesiyle Mevlüt’ün üye kaydedildiği anlaşıldığından bu dairenin belirtilen tarihte ne şekilde boş olduğu, daha öncesinde herhangi bir tahsis yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise hangi üyelere neye dayanarak tahsis yapıldığı ve yapılan tahsislerin değiştirilip değiştirilmediği, değiştirildi ise sebebi ve dayanağı,
c- Kooperatifte kaç üyelik olduğu ve en son durum itibariyle kaç konut yapıldığı, kendisine konut düşmeyen üyelerin olup olmadığı, varsa bunlara da konut tahsisinin mümkün olup olmadığı, tüm üyeler için konut yapılarak tahsis yapılmamışsa üye sayısınca konut yapma imkanı olup olmadığı,konusunda yeterli araştırma yapılarak uyuşmazlık konusu aydınlatılarak sonuca gitmek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
2) Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.