YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1457
KARAR NO : 2011/2529
KARAR TARİHİ : 13.12.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleşen müdahelenin men’i ile tapu iptali ve tescil davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl davada davacı … vekili, müvekkilinin … Yapı Kooperatifinin üyesi olduğunu, Osmanlı Sitesi ….nolu dairenin kur’ada kendisine isabet ettiğini, müvekkilinin borcunu ödemediği gerekçesi ile kooperatif yönetimince verilen ihraç kararının, borçların ödenmesi nedeni ile geri alındığını, yeniden ihraç kararı verilmemesine rağmen Kooperatif tarafından mahkemenin 2003/249 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında müdahalenin men’i davası açıldığını, ihraç kararının kesinleşmemesine rağmen müvekkiline ait dairenin 15.12.2003 tarihinde davalı ….’a satıldığını ileri sürerek, dairenin davalı Rıdvan Can’a adına olan tapusunun iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline, birleşen davanın da reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı kooperatif vekili, davalı ….un davacı kooperatif ortağı iken yükümlülüklerini yerine getirmediği için kooperatiften ihraç edildiğini, bunun üzerine kur’ada kendisine isabet eden dairenin kooperatifin mülkiyetine geçtiğini, davalının tahliye taahhüdü vermesine rağmen taşınmazdan çıkmadığını ileri sürerek, ….. 19’da bulunan taşınmaza davalının yaptığı müdahalenin menine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Rıdvan Can, taşınmazı tapudan iyiniyetli olarak satın aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin kooperatifin ihyası davası açıp açmayacağı konusunda davacı …’un görüşü sorularak, alınacak beyana göre gerekirse davacı tarafa kooperatifin ihyası için yetki ve süre verilerek kooperatifin davada usulünce temsili sağlandıktan sonra işin esasına gerilmesi gerektiği yönündeki bozma ilamına uyularak Kooperatifin ihyası sağlanmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamı ve bozma kararından önce alınan ve benimsenen bilirkişi raporuna göre asıl dava yönünden, davacının 19.07.2001 tarihinde üyelikten ihraç edildiği, ihraç kararının iptali için bir dava açılmadığından kesinleştiği, 29.06.2003 tarihli genel kurulda dairenin satışı için yönetim kuruluna yetki verildiği, davacının daireyi satınalması halinde üyelik borçlarının da faizi ile ödenmesi için üç aylık süre verildiği, davacının da 01.10.2003 tarihine kadar borçlarını faiziyle birlikte ödemeyi kabul ettiği, taraflar arasında düzenlenen tutanakta miktar belirtilmemiş olmasının davacıyı haklı göstermeyeceği, ayrıca sözleşmenin kooperatif ortağı olarak değil alıcı olarak imzalandığı, 12.06.2002 tarihinde yapılan ferdileşme sonucu dairenin kooperatif adına tescil edildiği, diğer davalı Rıdvan’ın da tapu kaydına güvenerek iyiniyetle taşınmazı satın aldığı gerekçesiyle davanın reddine, birleşen dava yönünden ise, davalı …’un dava tarihinde taşınmaza el atmasının haklı bir nedene dayanmadığı gerekçesi ile davacı kooperatifin el atmanın önlenmesine ilişkin dava açmakta haklı olduğuna karar verilmiştir.
Karar, asıl davada davacı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl davada davacı … vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.