Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/5565 E. 2015/7693 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5565
KARAR NO : 2015/7693
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/146926
MAHKEMESİ : Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2012
NUMARASI : 2011/123 (E) ve 2012/102 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
SUÇ TARİHİ : 16/10/2002 ve sonrası

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın babası Ç.. B.. adına katılan bankaya müracaat ederek babası adına kredi kartı çıkarttığı ve kartı aldığı, bu kartı kullanarak menfaat temin ettiği, ancak borçların ödenmemesi sebebiyle kart sahibi olarak gözüken sanığın babası Ç.. B.. aleyhine icra takibine girişildiği, yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde kredi kartı sözleşmesindeki imzanın sanığın babasına ait olmadığının anlaşıldığı, bu suretle sanığın kredi kartı sözleşmesini babası adına imzalamak ve bu suretle temin ettiği kredi kartını kullanıp borçlarını ödememek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan olayda;
Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara sanık müdafii tarafından yapılan itirazın Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 07/05/2012 tarih ve 2012/653 D. İş sayılı kararı ile reddine karar verilmiş olduğu görülmekle; bu karar temyiz kapsamı dışında bırakılmak suretiyle yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık müdafiinin kovuşturma evresinde ve temyiz dilekçesinde sanığa yüklenen suçlar bakımından dava zamanaşımı süresinin dolduğunu ifade eden savunması karşısında, suç tarihinin açıklıkla belirlenmesi bakımından kartın sanık tarafından son kullanıldığı tarihin bankadan sorulması, bu işleme dair ilgili belgelerin getirtilerek denetime imkan verecek şekilde dava dosyasının içerisine konulması, suç tarihinin 01.06.2005 tarihinden sonra olduğunun tespit edilmesi durumunda sanığın üzerine atılı suçun 5237 sayılı TCK’nın 245/3. maddesi hükümleri kapsamında kalacağı suç tarihinin 01/06/2005 tarihinden önce olması halinde, bu husus ayrıca değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini lüzumu,
Kabule göre de;
1- 5237 Sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK’nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun’un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle uygulama yapılması,
2-TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 07.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.