Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/4874 E. 2015/7627 K. 03.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4874
KARAR NO : 2015/7627
KARAR TARİHİ : 03.12.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/123024
MAHKEMESİ : Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17/02/2012
NUMARASI : 2010/443 (E) ve 2012/65 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
SUÇ TARİHİ : 04/03/2006

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde katılana ait köye gelerek kendisinden kilosu 0,32 TL’den 55 ton soğan almak üzere anlaştıkları, ertesi gün bu soğanların 10 tonluk kısmını kamyona yükledikleri ve karşılığında katılana 14.600 TL bedelli suça konu çeki verdikleri, katılanın çeki bankaya ibrazında sahte çıktığı, sanıkların bu şekilde iştirak halinde nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda;
Sanık H.. S.. ve müdafii ile sanık M.. C.. müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden;
Karar gerekçesinde atıf yapılan ve keşideci imzasının sahte olduğuna dayanak gösterilen 31/08/2006 tarihli bilirkişi raporunun suça konu çekle bir ilgisinin bulunmadığı anlaşılmakla, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suça konu çekin ön yüzünde ve arka yüzünde yer alan imza, yazı ve rakamların aidiyetinin tespiti bakımından, sanıkların ve keşideci gözüken Ö.. U..’un imza ve yazı örnekleri ile mukayeseyi teminen Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi nezdinde inceleme yaptırılmak suretiyle bilirkişi raporu aldırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
2- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden;
a) Sanıkların çekin sahteliğini bilmediklerini ifade eden ve birbirlerini suçlayan savunma içerikleri karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakılmayacak şekilde tespiti bakımından; çek üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacak sonuca göre sanıkların eyleme ne şekilde iştirak ettiklerinin dosyada mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıkça gerekçelendirilmesi suretiyle hüküm kurulması gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
b) Kabule göre de;
1- Sanıkların suçtan elde ettikleri menfaatin katılandan suça konu çek karşılığı temin edilen 10 tonluk soğanın maddi karşılığına göre belirlenmesi gerekirken çek bedeli olan 14.600 TL üzerinden hesaplanması suretiyle adli para cezasına esas haksız menfaatin tespitinde hata edilmesi,
2- 5237 Sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK’nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun’un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle uygulama yapılması,
3- TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. S.. ve müdafii ile sanık M.. C.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.