Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/4656 E. 2015/7206 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4656
KARAR NO : 2015/7206
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/74743
MAHKEMESİ : Çerkezköy 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/07/2011
NUMARASI : 2010/269 (E) ve 2011/500 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldüğü;
Oluşa, tutanaklarına, sanığın savunmasına, katılanın beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; daha önce alışveriş nedeniyle tanıştığı katılana ismini Metin olarak tanıttıktan sonra kendisine ucuz gıda maddesi satabileceğini, treylerinin bulunduğunu eşyaları alması için yalnız olarak gümrüğe gitmesi gerektiğini söyleyerek katılandan cep telefonunu, aracı ve 130,00 TL parayı alıp daha sonra katılana ait aracı bırakarak kaçan sanığın, eylemlerinin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK’nın 53/1. maddesi ile düzenlenen hak yoksunluğunun hürriyeti bağlayıcı cezanın kanuni sonucu olarak infaz sırasında her zaman uygulanması mümkün görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine inceleme dosya kapsamına göre sanığın yerine görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “30 gün” ve “750” TL” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “5 gün”, ve “100 TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/11/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.