YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4320
KARAR NO : 2015/8175
KARAR TARİHİ : 15.12.2015
Tebliğname No : 15 – 2013/240427
MAHKEMESİ : İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/09/2011
NUMARASI : 2011/6 (E) ve 2011/300 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
SUÇ TARİHİ : 16/10/2007
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın çalıntı sahte çeki ciro etmek suretiyle mal karşılığında verip haksız menfaat temin ettiği iddia edilen olayda;
1) Sanığın aşamalarda söz konusu çeki mal karşılığı E.. Ü..’dan aldığını ve huzurunda çekin ön yüzünün yazı ve rakamlarının onun tarafından doldurulduğunu bildirmesi, E.. Ü..’ın ise tanık olarak alınan beyanında sanığı hiç tanımadığını ve mal alışverişinde bulunmadığını bildirmesi karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından; çalıntı çek hesabının sahibi olan şikayetçi H.. C..’nun ve sanığın beyanlarında geçen E.. Ü..’ın imza ve yazı örneklerinin temin edilmesi suretiyle çek aslındaki imza ve yazıların tanığın veya şikayetçinin eli ürünü olup olmadığına dair bilirkişi incelemesi yaptırılması, tüm bunlar belirlendikten sonra ortaya çıkan sahteciliğin iğfal kabiliyetini haiz olup olmadığının bilirkişi raporu ve mahkeme gözlemi ile tespit edilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
2) Kabule göre de;
a) Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddeleri gereğince mükerrirler hakkındaki infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi
b) TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 15/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.