Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/4045 E. 2016/129 K. 12.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4045
KARAR NO : 2016/129
KARAR TARİHİ : 12.01.2016

Tebliğname No : 15 – 2012/20154
MAHKEMESİ : Çubuk Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/11/2011
NUMARASI : 2011/500 (E) ve 2011/535 (K)
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
SUÇ TARİHİ : 19/04/2011

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, satıp resmi olarak devrettiği araç karşılığında katılandan 16.000 TL bedelli senet aldığı, katılanın bir süre sonra aracı iade etmesine karşın sanığın senedi 7.000 TL üzerinden icra takibine koyduğu anlaşıldığından bedelsiz senedi kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi, yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 450 TL olarak tayin edilmesi ve kabule göre de; temel adli para cezası TCK’nın 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 06.04.2010 tarih ve 2010/4-71 Esas, 2010/76 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi; 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesiyle, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, bu sürenin belirlenmemesi veya eksik belirlenmesinin, aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemeyeceği ve denetim süresinin mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olamayacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden 5 ay süreyle denetim süresi belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “DÖRTYÜZELLİ TL”, “ÜÇYÜZYETMİŞBEŞ TL” ibarelerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 GÜN”, “4 GÜN” ibarelerinin ve bunlardan sonra gelecek şekilde “ hükmedilen adli para cezasının TCK’nın 52/2. maddesi uyarınca günlüğü 20 TL’den hesaplanarak sanığın 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin eklenmesi ve hüküm fıkrasının denetim süresi belirlenmesi ile ilgili kısmındaki “5 ay süre ile” ibaresinin çıkarılarak yerine, “1 yıl süre ile” ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/01/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.