YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3906
KARAR NO : 2015/6882
KARAR TARİHİ : 19.11.2015
Tebliğname No : 15 – 2012/39558
MAHKEMESİ : İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/10/2009
NUMARASI : 2008/167 (E) ve 2009/844 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde bulunulması halinde, inceleme merciinin Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğu ve sanığın 05.9.2011 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde bulunduğu anlaşıldığından, mahkemenin 15.09.2011 tarih ve 2008/167 E-2009/844 K sayılı ek kararı kaldırılarak, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 29.05.2007 gün 7/114-113 sayılı kararında açıklandığı üzere, gerek yüze karşı, gerekse yoklukta verilen hüküm ve kararlarda başvurulacak yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin belirtilmesi gerekmekte olup sanığın yokluğunda verilen hükümde temyiz süresinin “tefhim” tarihinden itibaren başlayacağının belirtilmesi ve ayrıca yoklukta verilenler yönünden temyiz süresinin ne zaman ve nasıl başlayacağı konusunda açık bildirim bulunmaması karşısında, temyiz talebinin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Katılanın işyerinde çalışan sanığın, kendisine teslim edilen hurdaları katılanın talimatı doğrultusunda satmasına karşın bedelini vermeyip mal edindiği anlaşıldığından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 40 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “40 GÜN” ve “800 TL.” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 GÜN” ve “100 TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.