Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/2549 E. 2015/3965 K. 10.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2549
KARAR NO : 2015/3965
KARAR TARİHİ : 10.09.2015

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
… Kırtasiye Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin sahibi ve yasal temsilcisi olan sanığın, alacaklı kısımlarına yetkilisi olduğu şirketin adını yazıp, borçlu kısmına ise suç tarihinde şikayetçi …’a ait olan … Kağıtçılık Büro Makine Malzeme Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ismini yazmak suretiyle sahte olarak oluşturup imzaladığı 24/03/2009 keşide tarihli, 25/09/2009 ödeme tarihli 7500 TL’lik, 24/03/2009 keşide tarihli, 25/11/2009 ödeme tarihli 7500 TL’lik, 24/09/2009 keşide tarihli, 25/10/2009 ödeme tarihli 7500 TL’lik, 10/11/2009 keşide tarihli, 30/08/2010 ödeme tarihli 6000 TL’lik, 10/11/2009 keşide tarihli, 30/07/2010 ödeme tarihli 6500 TL’lik, 10/11/2009 keşide tarihli 30/09/2010 ödeme tarihli 6000 TL’lik, 10/11/2009 keşide tarihli, 30/06/2010 ödeme tarihli 6500 TL’lik toplam 7 adet kambiyo senedini … A.Ş. Üsküdar Şubesine teminat olarak vererek yetkilisi olduğu şirket adına kredi kullandığı, sanığın süresi içerisinde kredi borcunu ödememesi üzerine ilgili banka şubesi tarafından noter aracılığı ile şikayetçiye ödememe protestosu gönderildiği, o tarihlerde Anadolu Bank Taksim Şubesine kredi müracaatında bulunan şikayetçinin protestolu senetler nedeniyle kredi çekememesi üzerine durumun ortaya çıktığı, sanığın soruşturma aşamasında müdafii huzurunda alınan savunmasında şikayetçiye haber vermeden suça konu senetleri düzenleyip, daha önceden aldığı bir kredinin teminatı olarak kullanılmak üzere bankaya ibraz ettiğini beyan ettiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın soruşturma aşamasında müdafii huzurunda alınan suça konu senetleri kendisinin tanzim ettiğine yönelik üzerine suçu ikrara dayalı savunmasına, şikâyetçi beyanına, banka tarafından gönderilen ödememe protestolarına, sanık tarafından … A.Ş. Üsküdar Şubesine yazılan 02/11/2010 tarihli yazı içeriğine ve tüm dosya kapsamına göre; yerel mahkemenin sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyetine yönelik kabulünde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın aşamalardaki savunmalarında suça konu senetleri önceden yaptığı kredi sözleşmesine teminat olarak … A.Ş. Üsküdar Şubesine verdiğini beyan etmesi ve ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/03/1998 tarih ve 6/8-69 Esas, Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde, zarar veya borç kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacak olması karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti ve sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşup oluşmadığının belirlenebilmesi bakımından; öncelikle bu suçtan zarar gören … AŞ’nin kamu davasından haberdar edilmesi, bilahare ilgili banka şubesi ile irtibata geçilerek sanığa kullandırılan krediye ilişkin kredi sözleşmesi ve eklerinin getirtilip incelenmesi ve sanığın suça konu senetleri yeni bir kredi alabilmek için mi yoksa devam eden bir kredi sözleşmesinin teminatı olarak mı bankaya ibraz etmiş olduğunu tespit edilmesi, yapılacak bu araştırma neticesinde sanığın söz konusu senetleri yeni bir kredi sözleşmesinin tesisi için verdiğinin tespit edilmesi durumunda sanığın aşamalardaki savunmalarında bankaya olan kredi borcunu ödediğini beyan etmesi karşısında sanık hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/09/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.