Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/1611 E. 2015/7638 K. 03.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1611
KARAR NO : 2015/7638
KARAR TARİHİ : 03.12.2015

Tebliğname No : 15 – 2011/356079
MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2011
NUMARASI : 2010/58 (E) ve 2011/214 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
SUÇ TARİHİ : 15/07/2006

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların katılanla gerçekleştirdikleri bir ticari alışveriş karşılığında keşidecisi H.. D.. olarak gözüken suça konu çeki ciro ederek katılana verdikleri, çekin karşılıksız çıkması üzerine katılanın giriştiği icra takibinde sanık H.. D..’ın imzaya itiraz ettiği, yapılan bilirkişi incelemesinde keşideci imzasının sanığa ait olmadığının tespiti üzerine icra takibinin bu sanık yönünden durduğu, çeki katılana veren sanıklardan H.. Ş..’ün keşideci gözüken sanık H.. D..’ın yeğeni olması, diğer sanık H.. G.. ile birlikte çeki ciro ederek katılana vermiş olmaları, sanık H.. D..’ın suça konu çekin kaybolduğuna dair banka veya resmi kurumlar nezdinde başvurusunun da bulunmaması nedeniyle sanıkların baştan beri fikir ve eylem birliği içerisinde resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia ve kabul olunan olayda;
1- Sanıklar H.. Ş.. ve H.. G.. hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizen incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre sanıkların eyleminin nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık H.. G.. müdafii ile sanık H.. Ş..’ün yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. G.. müdafii ile sanık H.. Ş..’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK’nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasında yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık H.. D.. hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizen incelenmesinde;
Sanığın aşamalarda tutarlılık gösteren ifadelerinde çekin bilgisi haricinde elinden çıktığını, katılanı tanımadığını, diğer sanıklarla birlikte hareket etmediğini savunması, çek üzerinde yer alan keşideci imzasının kendisine ait olmadığına ilişkin dosyada mevcut bilirkişi raporları içeriği, sanıklardan H.. Ş..’ün 18.07.2011 tarihli duruşmada sanık H.. D..’ın olaydan habersiz olduğunu ifade eden açıklaması, katılanın aşamalarda istikrar gösteren ifadelerinde sanık H.. D..’ı görmediğini, alışveriş esnasında sanık Hamza’nın orada olmadığını ifade eden beyanları, özellikle katılanın 01.06.2007 tarihinde savcılık nezdinde şikayetçi sıfatıyla vermiş olduğu ifadesinde; “H.. benden süre istedi. Dayısı H..’nın duymamasını istedi” biçimindeki ifadelerinden sanık H..’nın olaydan sonradan haberdar olduğunun anlaşılması gözetilerek; sanığın atılı suçları işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden dosya kapsamına uygun olmayan, yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.