Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/15253 E. 2015/6951 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15253
KARAR NO : 2015/6951
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

Tebliğname No : 12 – 2013/141333
MAHKEMESİ : Erciş 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/01/2013
NUMARASI : 2010/162 (E) ve 2013/82 (K)
SUÇ : Kamu malına zarar verme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
SUÇ TARİHİ : 11.01.2010

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
E.. İlçe Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik ekiplerinin, olay tarihinde devriye görevi yaptıkları sırada, sanığın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın şüpheli olduğunun görülmesi üzerine, polis ekiplerinin megafonla yaptıkları dur ihtarına rağmen sanığın, süratini artırarak aracı trafik güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde kullanmaya devam ettiği; görevlilerin ikinci kez yaptıkları dur ihtarına rağmen sanığın kullandığı aracı ile hızla ilerlediği; ancak trafik yoğunluğu nedeniyle yavaşlaması üzerine, polis ekiplerinin .. kod numaralı ekip aracı ile sanığın kullandığı aracın yanına yaklaşarak tekrar durmasını istediklerinde sanığın, yanına yaklaşan polis ekibinin kullandığı ekip aracının sağ tarafına kasten çarparak, görgü tespit tutanağında belirlendiği şekilde; ekip aracının muhtelif aksamlarının zarar görmesine sebebiyet verdiği, bu şekilde kaçmayı başaran sanığın üzerine atılı olan suçları işlediğinin iddia edildiği olayda;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; Soruşturma konusu eylemleri gerçekleştiren şüphelinin açık kimlik bilgilerinin tespit edilemediğinden faili meçhul şüphelinin aranmasına devam edildiği sırada; tanık S.. B..’nin olaydan iki gün sonra savcılığa müracaatta bulunarak meydana gelen olayın kendisi tarafından gerçekleştirildiğini, söz konusu aracın şoförünün kendisi olduğunu beyan ederek suçu üstlendiği ancak daha sonra da M.. İlçe Emniyet Müdürlüğünde 13.01.2010 tarihli alınan ifadesinde ise; suçun kendisi tarafından işlenmediğini, olayın gerçekleşmesinden iki gün sonra 13.01.2010 tarihinde, sanık F.. E.. ile karşılaştıklarını, bir pastanede oturduklarında sanık F.. E..’nin söz konusu olayı anlatıp; bu suçun kendisi tarafından işlediğini, aracın şoförünün de kendisi olduğunu belirterek bu suçu üstlenmesini istediğini, bunun karşılığında 1.500 TL para vereceğini söylemesi üzerine teklifi kabul ederek yargılama konusu suçları üstlendiğini beyan ettiği, tanık S.. B.. ve sanık F.. E.. haklarında suç üstlenme, kaçakçılıkla mücadele Kanununa muhalefet ile suç uydurma suçlarından yürütülen soruşturma evrakının tefrik edilerek M.. Cumhuriyet Başsavcılığına yetkisilik kararı ile gönderildiği ve M.. Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmanın neticesinde, 2010/164 soruşturma numaralı, 24/02/2011 tarihli iddianame ile haklarında kamu davasının açıldığı, her iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibatın bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanıklar S.. B.. ve sanık F.. E.. haklarında yürütülmekte olan yargılamaların akıbetlerinin araştırılarak dosyalarının getirtilip incelenerek, temyize konu edilen dosyanın tanığı S.. B..’nin de ayrıntılı ifadesinin tespit edilip her iki dosya içerisindeki bilgi ve belgeler birlikte incelenip değerlendirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.