YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15041
KARAR NO : 2015/6012
KARAR TARİHİ : 03.11.2015
Tebliğname No : 4 – 2013/39887
MAHKEMESİ : Antalya 18. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/12/2012
NUMARASI : 2010/238 (E) ve 2012/923 (K)
SUÇ : Hakaret, mala zarar verme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık Muharrem’in katılan sanık Emine’nin öz oğlu olup, suç tarihinde eşinin ölümü nedeni ile miras olarak kalan şirketin yönetimi nedeni ile aralarında çıkan tartışmada, sanık Muharrem’in annesi olan katılan sanık Emine’ye sinkaflı sözlerle hakaret ettiği, sanık Ülkü’nün ise, katılan Emine’nin pencere camını kırarak sinkaflı sözlerle hakaret ettiği, sanık Halil’in de katılan sanık Ülkü’ye karşılık olarak ‘o.pu, bar karısı’ diyerek hakaret ettigi, bu şekilde sanık Muharrem’in annesi katılan Emine’ye hakaret, sanık Ülkü’nün ise kayınvalidesi olan Emine’ye yönelik mala zarar verme ve hakaret, sanık Halil’in ise hakaret suçlarını işledikleri iddia edilen olayda;
I- Sanık Ü.. K.. hakkında katılan sanık E.. K..’a karşı hakaret suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan-sanık Emine’nin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
II- Sanık Muharrem ve Halil hakkında hakaret suçundan, sanık Ülkü hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelenmesinede;
A- Sanık M.. K.. hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1) Sanık Muharrem’in dosya kapsamındaki ve birleşen dava dosyasındaki iddianameye göre de müşteki sıfatının bulunmamasına rağmen, sanığın sıfatının karar başlığında katılan sanık olarak yazılması,
2) Sanık Muharrem hakkında annesi katılan Emine’ye yönelik hakaret suçundan dava açılmış olmasına rağmen eşi katılan sanık Ü.. K..’a karşı hakaret suçunu işlediğinden bahisle mahkumiyet hükmü kurulması,
3) Sanık Muharrem hakkında TCK’nın 125/1. maddesinin uygulanması istemiyle kamu davası açıldığı halde, ek savunma hakkı tanınmadan aynı Kanunun 125/4. maddesi gereğince hüküm kurularak, CMK’nın 226. maddesine aykırı davranılması,
4) Sanık Muharrem’in Antalya 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2005/330 Esas – 2007/71 Karar sayılı ilamı uyarınca mükerrir olduğundan bahisle sanık hakkında TCK’nın 58. madde uyarınca cezasını mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmişse de, söz konusu ilamın sanık Muharrem’e ait olmayıp, sanık Halil’in sabıkasındaki bir ilamın olması karşısında, sabıka ilamları arasında karışıklık yaratılması,
5) Sanık Muharrem’in müşteki sıfatı taşımaması ve katılan olarak yer almasının mümkün olmamasına ve hakkında mahkumiyet hükmü kurulmasına rağmen lehine vekalet ücretine hükmolunması,
B- Sanık Ü.. K.. hakkında mala zarar verme suçu yönünden kurulan hükme yönelik incelemede;
Yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık Ü.. K.. hakkında dosya kapsamına göre kayın validesi olduğu anlaşılan katılan sanık E.. K..’a karşı mala zarar verme suçundan cezalandırılmasına karar verilmişse de, katılanın 1. derece kayın hısmı olan sanık hakkında TCK’nın 167/1-b maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının kararda tartışılmamış olması,
C- Sanık H.. K.. hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
1) Dosya kapsamında dinlenen tanıklar H. U. ve S. A.’ın sanık H.. K..’un diğer sanık E.. K.. ile birlikte katılan sanık Ü.. K..’a “orospu” şeklinde hakaret ettikleri yönündeki yeminli tanık anlatımları ve katılanın aynı yönlü dosya içeriği ile çelişmeyen beyanı karşısında, sanığın mahkumiyeti yerine oluşa ve dosya içeriğine uygun olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
2) Kabule göre de; sanık H.. K.. hakkında beraat hükmü kurulmasına rağmen sanık aleyhine katılan-sanık Ü.. K.. lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Muharrem ve Ülkü müdafii ile katılan sanık Halil’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.