Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/14840 E. 2015/7659 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14840
KARAR NO : 2015/7659
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

Tebliğname No : 2 – 2012/168711
MAHKEMESİ : Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2010
NUMARASI : 2009/972 (E) ve 2010/1848 (K)
SUÇ : Nitelikli hırsızlık, nitelikli mala zarar verme
SUÇ TARİHİ : 02/04/2009

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde kaymakam olarak görev yapmakta olan şikayetçi H.. U..’ın kaymakamlık hizmetlerine tahsis edilmiş olan .. plakalı, siyah renkli R.. marka aracı alışveriş merkezinin otoparkına bıraktığı, daha sonra sanığın aracı camını kırarak araçta bulunan laptop çantasını ve içindeki fotoğraf makinesi, 1 adet 100 GB harddisk, bir adet araç kontakt anahtarı ile 1 adet 8 GB flash diski çaldığı iddia ve kabul olunan olayda;
A) Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesinde;
Sanığın eyleminin nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesinde;
Suça konu aracın her ne kadar makam hizmetlerine tahsis edilmiş araç niteliğinde olduğu kaymakamlık makamının 19.01.2010 tarihli yazısından anlaşılmakta ise de; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’n ceza sorumluluğunun esaslarını düzenleyen ikinci kısmında yer alan 30/2. maddesinin, bir suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâllerinin gerçekleştiği hususunda hataya düşen kişinin bu hatasından yararlanacağını düzenleyen genel nitelikli hükmü gözetilerek; dosya kapsamında fotoğrafları bulunmayan araç bakımından, aracın bir alışveriş merkezinin otoparkında bulunması, sanığın eylemi o esnada oradan geçmekte olan aracından inmek suretiyle ve dosya kapsamında mevcut bulunan 02.04.2009 tarihli tutanak içeriğine göre 14 saniye gibi kısa bir sürede gerçekleştirmiş olduğunun anlaşılması karşısında; bahse konu aracın resmi plaka taşıyıp taşımadığının veya araç üzerinde kaymakamlık hizmetlerine tahsis edilmiş olduğunu ifade eden bir yazı veya sair emare bulunup bulunmadığının, sanığın eylemi gerçekleştirdiği esnada harici bir gözlemle aracın kamu hizmetlerine tahsis edilmiş olup olmadığını anlama imkanı bulunup bulunmadığının, ya da bu yönde önceden bir bilgisi bulunup bulunmadığının araştırılmamış olduğu görülmekle, bu husustaki eksikliklerin giderilerek sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini gerekirken eksik araştırmayla sanık hakkında kamu malına zarar verme suçunu düzenleyen TCK’nın 152/1-a maddesi hükümleri uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
Kabule göre de;
TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.