Yargıtay Kararı 23. Ceza Dairesi 2015/12937 E. 2015/7218 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12937
KARAR NO : 2015/7218
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2013/212077
MAHKEMESİ : Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/12/2012
NUMARASI : 2010/132 (E) ve 2012/559 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İşyeri sahibi sanık M.. A..’ın, muhasebeci olan diğer sanıklar M.. Y.., M.. D.. ve N.. B.. ile birlikte hareket ederek işyerinde çalışmadıkları halde diğer sanıkları sigortalı gösterip gerçeğe aykırı olarak “İşe Giriş Bildirgesi” tanzim edip katılan kuruma vermek suretiyle kurumu zarara uğrattıkları iddia edilen olayda;
A- Sanıklar M.. A.. (Abdurrahman oğlu), N.. S.., M.. A.., C.. K.., N.. C.., M.. C.., N.. D.., M.. A.., A.. Ö.., M.. Y.., M.. Ç.., N.. G.., O.. A.., G.. Ç.., S.. G.., S.. K.., M.. U.., E.. D.., M.. A.. (Mahmut oğlu) hakkında kurulan beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;

Sanık M.. A..’a ait işyerinin idare ve vergi mevzuatına uygun olarak kurulmuş bulunan gerçek bir işyeri olması, S.. K.. Başkanlığı’na verilmiş bulunan işe giriş bildirgesinin sahte olmaması, sigorta primlerinin muntazaman ödenmiş bulunması nedenleriyle katılan kurumun zararından da bahsedilemeyeceği hususları nazara alındığında, sanıklara yüklenen suçların unsurlarının oluşmadığından dolandırıcılık suçundan;
Yine, işyeri sahibi M.. A.. ve muhasebeciler M.. D.., M.. Y.. ve N.. B.. ile birlikte hareket ettiklerine ilişkin cezalandırılmalarını gerektirir kesin ve yeterli delil olmadığından özel belgede sahtecilik suçundan verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
B- Sanıklar M.. A.., M.. Y.., M.. D.., ve N.. B.. hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık M.. A..’a ait işyerinin idare ve vergi mevzuatına uygun olarak kurulmuş bulunan gerçek bir işyeri olması, S.. K.. Başkanlığı’na verilmiş bulunan işe giriş bildirgesinin sahte olmaması, sigorta primlerinin muntazaman ödenmiş bulunması nedeniyle katılan kurumun zararından da bahsedilemeyeceği hususları nazara alındığında, sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı ve beraat kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemiş olması,
2- Özel belgede sahtecilik suçunun konusunu oluşturan sigorta işe giriş bildirgelerinin aslının veya fotokopisinin dosyada bulunmadığı görülmekle, suçun konusunu oluşturan ve sahte olduğu iddia olunan bu belgeler temin edilmeden, işe giriş bildirimlerinin internet üzerinden mi yoksa bizzat mı yapıldığı, internet üzerinden yapılmış ise kim ya da kimlerin şifresi ile yapıldığı, bizzat yapılmış ise belgelerin katılan kuruma kim ya da kimler tarafından verildiği, belgeler üzerindeki imzaların araştırılıp neticesine göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde mahkûmiyet hükümleri verilmesi,
3- Kabule göre ise;
a) Sanık Müslüm tarafından dosyaya sunulan 18.11.2013 tarihli belgeye göre katılan kurum zararının hükümden önce 01.10.2012 tarihi itibariyle giderildiğinin anlaşılması karşısında, sanıklar lehine TCK’nın 168. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

b) TCK’nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar M.. A.., M.. Y.. ve M.. D.. müdafileri ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK’nın 325. maddesi uyarınca dolandırıcılık suçuyla ilgili bozmanın hükümleri temyiz etmeyen sanık N.. B..’e teşmiline, 26.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.