Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2020/940 E. 2020/3429 K. 25.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/940
KARAR NO : 2020/3429
KARAR TARİHİ : 25.02.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkili işçinin davalı Belediye nezdinde usta öğretici olarak çalıştığını, iş sözleşmesini işçilik alacaklarının ödenmemesi sebebiyle haklı olarak feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğin savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulü hakkındaki 29.05.2015 tarihli ilk karar tarafların temyiz başvurusu üzerine Dairemizin 22.11.2017 tarihli 2015/21214 esas 2017/25693 karar sayılı bozma ilamı ile ‘Usta öğreticiler bakımından uygulanan kriterlere göre; öncelikle davacının bir ayda çalıştığı toplam ders saati süresi, o ayda fiilen çalıştığı toplam gün sayısına bölünerek, günlük ortalama çalışma saat süresi bulunmalıdır. Bulunan günlük ortalama çalışma saat süresinin, ders saati ücreti ile çarpılması neticesinde ulaşılan miktar nazara alınarak, çalışma karşılığı olmayan hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günleri ücretleri hesaplanmalıdır. Bu hesaplama, her ay için ayrı ayrı yapılmalıdır. Somut olayda, taraflar arasında, akti tatile ilişkin bir anlaşma olmadığından, usta öğretici olan davacının, 4857 sayılı Kanun hükümlerine göre, çalışma karşılığı olmadan ücreti ödenmesi gerekli hafta tatili gününün, haftada sadece bir gün olduğu kabul edilmelidir.Aylık ücret miktarının belirlenmesine gelince; usta öğreticiye ilgili ay için, o ayda fiilen çalıştığı ders saati ile ders saat ücretinin çarpımı neticesinde bulunacak tutara, o ayda çalışma karşılığı olmayan hafta tatili günleri için hesaplanan ücret tutarı eklenmeli ve ulaşılan sonuç aylık ücret miktarı olarak esas alınmalıdır. İşçilik alacaklarının hesaplanmasında esas alınması gereken çalışma süresinin nasıl belirlenmesi gerektiği meselesine gelince; fiilen çalışılan gün sayısı ile çalışma karşılığı olmadan ücrete hak kazanılan hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil gün sayısı toplanmalı ve ulaşılan süre, toplam çalışma süresi olarak esas alınmalıdır.” gerekçeleriyle bozulmuş, mahkemece bozma ilalmına uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu:
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut olayda, davanın kabulü hakkındaki ilk karar yazılı gerekçelerle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek bilirkişi incelemesi yaptırılıp, uyuşmazlık konusu alacaklar yeniden hesaplanmış ve oluşan usuli kazanılmış hak nedeniyle bozma öncesi hüküm tesis edilmiştir. Mahkemece, taleple bağlı kalınarak uyuşmazlık konusu alacaklar hüküm altına alınmış ise de, hangi raporun hükme esas alındığı, davacı tarafın dava ve ıslah dilekçesine konu ettiği talepleri, temyiz başvurusunda ileri sürdüğü temyiz nedenleri ve ilamda yer alan bozma sebepleri itibarıyla, bozma kapsamına göre oluşan usuli müktesep hakların nelerden ibaret olduğu, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde hükmün gerekçesinde gösterilmemiştir. Hangi bilirkişi raporuna itibar edildiği ve hangi tutarın kabul edildiği karar yerinde açık ve tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Bu yön gözetilmeden yazılı gerekçeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de; hüküm altına alınan ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı ile hafta tatili ücreti alacağı taleplerinin her biri hakkında ayrı ayrı hüküm tesis edilmesi gerekirken, infazda karşıklığa mahal verecek şekilde taleplerin toplamı üzerinden karar verilmesi de hatalı olup, bozma sebebidir.
3-Öte yandan; yıllık izin ücreti alacağı konusunda herhangi bir bozma sebebine yer verilmemesine rağmen, karar gerekçesinde bu yönde açıklamaya yer verilerek hükümde karışıklığa neden olunması da isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 25.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.