Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2020/1665 E. 2020/6201 K. 09.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1665
KARAR NO : 2020/6201
KARAR TARİHİ : 09.06.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde mikser operatörü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek, bir kısım alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece bilirkişi raporunda hesaplanan fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları hüküm altına alınmıştır. Dosya kapsamında bir kısım imzasız ücret bordroları bulunmakta olup, bu bordrolarda söz konusu alacaklara ilişkin tahakkuk bulunduğu görülmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu tahakkuklar ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. İmzasız bordrolarda fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretine yönelik tahakkuk bulunması halinde, anılan döneme ilişkin ücret bordroları ile banka kayıtları karşılaştırılarak bordroda tahakkuk eden miktarın davacıya ödenip ödenmediği denetlenmeli, bordrodaki tutarın ödendiğinin anlaşılması halinde anılan miktar, hesaplanan alacaktan mahsup edilerek sonuca gidilmelidir. Açıklanan ilke ve esaslar dikkate alınmadan eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
3- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan fazla çalışma ücretinden önce işverence yapılan kısmi ödeme mahsup edilip, mahsuptan sonra kalan tutardan indirim yapılmıştır. Mahkemece bu yöntemle belirlenen fazla çalışma ücretinin hüküm altına alınması hatalıdır. Öncelikle tanık anlatımı ile ispatlanan fazla çalışma (veya hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti) alacaklarından uygun oranda indirim yapılmalı, indirim sonrasında geriye kalan kısım üzerinden işverence ödenen miktar mahsup edilmelidir. (Dairemizin 2017/46156 esas ve 2017/23997 esas sayılı kararları da aynı doğrultudadır) Belirtilen yön dikkate alınmadan karar verilmesi hatalıdır.
4- Davacı lehine yıllık izin ücretine hükmedilmiş ise de, davacı asilin 19.02.2015 tarihli celsede “..şu an kullanmayıp da ücreti ödenmeyen iznim kalmamıştır” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının bu beyanı dikkate alınmadan yıllık izin ücreti alacağına hükmedilmiş olması bir başka hatalı yöndür.
Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.