Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2020/1632 E. 2020/6143 K. 09.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1632
KARAR NO : 2020/6143
KARAR TARİHİ : 09.06.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, davalıya ait ‘…’ plakalı takside asgari ücret ve yemek bedeli karşılığında şoför olarak çalıştığını, işçilik ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle iş akdini haklı nedene dayalı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve yıllık ücretli izin alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerekliğini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkeme, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Karar taraf vekillerince temyiz edilmiş olmakla, Dairemizin 2017/19748 esas 2019/2359 karar ve 05.02.2019 tarihli ilamı ile davacının, davalıya ait takside şoförlük yaparak çalıştığı ve taksicilik işinin esnaflığa müsait işlerden olması sebebiyle ilamda açıklanan hususlar gözetilerek davalı işyerinin esnaf işletmesi olup olmadığının araştırılıp, buna bağlı olarak mahkemenin görevli olup olmadığı konusunun belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle ve diğer temyiz nedenleri incelenmeden bozma kararı verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle, … Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü,… Vergi Dairesi nezdinde araştırma yapılmak suretiyle davalı işyerinde üç kişiden fazla çalışan olduğu, vergi kaydı bulunduğu hususları tespit edilerek İş Mahkemesinin görevli olduğu belirlenmiş,bozma öncesi bilirkişi raporu dayanak alınarak hesaplanan tutarlar üzerinden hakkaniyet indirimi uygulanmak suretiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının belirlenmesi hususunda uyuşmazlık mevcuttur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda; davacı haftanın 7 günü sabah 08:00 akşam 20:00 saatleri arasında çalışarak fazla mesai yaptığını ancak alacaklarının ödenmediğini iddia etmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dosyaya 2012-2014 dönemine ait olup içindeki verilerin çok yüklü olduğu gerekçesiyle … halinde gönderilen araç takip sistemi kayıtlarının çözümünün yapılamadığı ve davacının kendi ajanda notlarının hesaplama yapmaya elverişli olmadığı ifade edilerek, tanık beyanlarına dayanıldığı belirtilmek suretiyle davacının günde 10 saat çalışarak haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı belirlemesiyle takdire sunulmak üzere bir hesaplama yapıldığı görülmektedir.
Ne var ki, davacı tanıklarından … …’ın davacının kullandığı taksiye zaman zaman binen bir müşteri olması, diğer tanık … …’in ise davacı ile aynı durakta çalışan 16 şoförden biri olmasına karşın, davacı ile zaman zaman karşılaştıklarını ve çalışma koşullarını bilmediğini ifade etmesi nedeniyle, bilirkişi tarafından yalnızca davacının çalışma biçimine dair doğrudan bir bilgileri bulunmayan tanıkların beyanları esas alınarak yapılan mevcut hesaplama şekli isabetli olmamıştır. Buna göre ise; çalıştığı taksiye ilişkin dosyada … halinde bulunan araç takip sistemi kayıtları üzerinde işin uzmanı teknik bilirkişiden alınacak çözüm raporu sonrasında, dosyada bulunan diğer delillerle birlikte yeniden değerlendirilmek suretiyle belirlenmesi ve neticesine göre davacının fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı hususunun, davacının bu alacaklar bakımından temyiz itirazının bulunmadığı ve davalı lehine kazanılmış haklar da gözetilerek tespiti suretiyle bu alacaklar yönünden ve buna bağlı olarak neticesine göre de davacı işçinin iş akdini feshinin haklı nedene dayalı olup olmadığı hususunda karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, eksik incelemeye dayalı karar bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.