Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2019/5241 E. 2019/14306 K. 27.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/5241
KARAR NO : 2019/14306
KARAR TARİHİ : 27.06.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının … Halk Sağlığı Müdürlüğü Sıtma Savaş Biriminde, 20.08.1984-14.05.2014 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin emeklilik sebebiyle sona erdiğini, davacının yararlandığı toplu iş sözleşmelerine göre her yıl için 21-30 gün yıllık ücretli izin hakkı bulunduğunu, ancak fesihle birlikte kullanılmayan izin ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek yıllık izin ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının alacaklarının zamanaşımına uğradığını, ayrıca davacının yıllık izinlerini kullandığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine Dairemizin 24.10.2017 tarihli bozma ilamı ile karar bozulmuş, bozma ilamına uyan Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karara karşı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz yoluna başvurmuştur.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda, davacı vekilinin dava dilekçesinde çalışma şekli ve sistemi belirtmeden zaman ve yer bakımından herhangi bir sınırlandırma yapmaksızın sadece davacının yıllık izin ücretlerini talep ettiği görülmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 29 tam yıl hizmet süresi üzerinden toplam 825 gün izin hakkının bulunduğu tespit edilmiş, bu süreden kullanıldığı anlaşılan 36 gün izin süresi düşüldükten sonra, bakiye kullanılmayan izin süresinin 789 gün olduğu kabul edilerek, netice itibariyle 66.828,30 TL brüt izin ücreti alacağı hesaplanmıştır. Dairemizin bızma ilamı ile davacının beyanı alınarak alacağın yeniden değerlendirilmesi yönünden karar bozulmuş ,bozma ilamına uyan Mahkemece davacı dinlenmiştir. Davacı, “Ben çalıştığım dönem boyunca sadece iki, üç kez yıllık izin kullandım, bunun haricinde yıllık iznimi kullanmadım, çalıştığım dönemde fazla çalışmamızın karşılığı olarak idari izin verildiği için yıllık izin kullanma ihtiyacı hissetmedim, 1985 yılının kış döneminde yıllık iznimi kullandım, 20 gün ya da tamamını kullanmış olabilirim, yıllık iznimi kullanmadan önce işyerinde izin kağıdına imzamızı atardık, birde uzunca bir süre geçtiği için hatırlamıyorum ama 1992 yılında 20 gün, 1993 yılında 20 gün izin kullanmış olabilirim, ancak bu tutarı net olarak hatırlayamıyorum, ben il genelinde sıtma ilaçlaması yaptığım için bu kadar izni vermemişte olabilirler, en fazla 1 hafta 10 gün izin kullandırılıyordu, yazın ilaçlamanın en yoğun olduğu dönem olduğu için yazın izin kullanmamız mümkün değildi, yaz haricinde izin kullandırılırdı, kışında hayvan barınaklarının ilaçlanması işine bakardık,” şeklinde beyanda bulunmuştur. Mahkemece hesaplanan toplam izin süresinden davacının kullandığı 1985 yılı izni (21 gün) ile 2006 yılında 15 gün olmak üzere toplam 36 gün yıllık izin süresi mahsup edilmiştir.Ancak davacı 1992 ve 1993 yıllarında da yıllık izin kullandığına dair beyanda bulunmuştur. Söz konusu beyan dikkate alınmadan karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, 27.06.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.