YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/7336
KARAR NO : 2018/17320
KARAR TARİHİ : 09.07.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
Davacı, davalı …’na ait işyerinde diğer davalı … Ltd. Şti. bünyesinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini beyanla, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, feshin geçersizliği ile davacının … Özel Güvenlik Ltd. Şti.’ne ait işyerindeki işe iadesine, feshin mali sonuçları yönünden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarına karar verilmiştir.
Kararın süresi içerisinde davalı … Ltd. Şti. vekili tarafından temyizi sonrasında, 16.03.2017 tarihli ek karar ile davalının temyiz isteminin muhtıra tebliğine rağmen eksik tebliğ giderinin kesin süre içerisinde yatırılmaması sebebi ile kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. ek kararı temyiz etmiştir.
Muhtıranın usulüne uygun olması için aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir:
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2010/19-286 Esas- 2010/330 Karar sayılı kararında bir muhtıranın geçerli olması için gereken özellikler belirtilmiştir. Buna göre;
Temyiz harç ve giderlerinin eksik ödendiğinin anlaşılması halinde muhtıra gönderilerek kararı veren Hâkim veya Mahkeme Başkanı tarafından yedi günlük kesin süre içinde harç ve giderin tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir. Verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verir. Bu kararın da temyiz edilmesi halinde 432’nci maddenin son fıkrası hükmü kıyasen uygulanır.
Hâkim veya Mahkeme Başkanı tarafından “temyiz harç ve giderlerinin tamamlanması için yedi günlük kesin süre” verilmesi ve ayrıca yazılı olarak “aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu”nun bildirilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle muhtırada Hâkim veya Mahkeme Başkanı’nın sicili ve imzası bulunmalıdır. Muhtıra Hâkim veya Mahkeme Başkanı tarafından imzalanmadan verilmişse, dolayısıyla da Hâkim tarafından usulünce düzenlenmiş muhtıra yoksa geçerli bir bildirimin yapıldığından söz etmeye de olanak yoktur.
Mahkeme Yazı İşleri Müdürü’nün veya Kalem personelinin temyiz harcı veya giderinin tamamlanması için temyiz edene süre vermesi veya tebligat zarfı üzerine ihtar/uyarı şeklinde yazılan ve Hâkim imzası taşımayan muhtıra usule aykırıdır, Mahkeme Yazı İşleri Müdürü’nün veya Kalem personelinin vermiş olduğu süre ya da tebligat zarfı üzerine ihtar/uyarı şeklinde yazılan ve Hâkim imzası taşımayan muhtıra üzerine temyiz harcını veya giderini ödememiş olan taraf, temyiz talebinden vazgeçmiş sayılamaz.
Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, muhtırada yapılması gereken işlemin ne olduğu açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak biçimde gösterilmeli; bu açıdan ikmal edilecek harç ya da giderin miktarı ve yatırılma merci ve süresi, bunun yapılmamasının sonuçları net biçimde açıklanmalıdır. Örneğin, “dosyaya yatırılması” şeklindeki ifade tarafın yanılmasına neden olabileceğinden, bu ifadeyi taşıyan muhtıra geçersiz olacaktır.
Somut olayda, Mahkemece davalı tarafa gönderilen muhtıraya tamamlanması gereken giderin dosyaya yatırılması gerektiğinin yazıldığı, böylelikle gönderilen muhtıranın usulüne uygun olmadığı, davalı tarafından da muhtırada belirtilen tamamlanması gereken giderin 23.02.2017 tarihinde yatırıldığı anlaşılmaktadır.
Anılan sebeplerle, davalıya gönderilen muhtıra usulsüz olduğundan, muhtıra tebliğine rağmen eksik tebliğ giderinin kesin süre içerisinde yatırılmaması sebebi ile davalının temyiz isteminin reddine dair karar tesisi hatalı olup, Mahkemece verilen 16.03.2017 tarihli EK KARARIN BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı … Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı … Ltd. Şti’nin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dosya içeriğine göre feshin geçersiz olduğunun kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki; Mahkemece hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde işe başlatmama tazminatının 4 aylık brüt ücret tutarında belirlenmesine rağmen, hüküm fıkrasının 3.numaralı bendinde boşta geçen süre ücreti ile birlikte yeniden hüküm altına alınması hatalı olup bu husus infazda tereddüt yaratır mahiyette ise de; yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin çıkarılarak yerine; “3-Davacının işe iade için davalı işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan bir aylık ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine, davacının işe başlatılması halinde varsa ödenen kıdem ve ihbar tazminatının bu alacaktan mahsubuna,” rakam ve sözcüklerinin eklenmesi suretiyle hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalıya iadesine, 09/07/2018 gününde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.