Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/4874 E. 2018/25014 K. 21.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4874
KARAR NO : 2018/25014
KARAR TARİHİ : 21.11.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde dava dışı şirkete bağlı güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Somut olayda, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının çalıştığı süre içerisinde hiç izin kullanmadığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak ihbar olunan şirket tarafından temyiz aşamasında bir kısım imzalı izin belgeleri ve bordrolar sunulmuştur. Anılan belgeler değerlendirilerek izin ücreti alacağı miktarının belirlenmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
3-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödenip ödenmediği noktasındadır.
Somut uyuşmazlıkta, ihbar olunan şirket temyiz aşamasında kıdem ve ihbar tazminatı hesabına dair belge sunmuş olup, söz konusu belgede yazılan meblağın davacıya ödenip ödenmediği açıklığa kavuşturularak, sonucuna göre kıdem ve ihbar tazminatı alacağı talebi ile ilgili bir karar verilmelidir.
Yukarıda belirtilen sebeplerle temyiz olunan kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20/11/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.