Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/16632 E. 2019/3404 K. 14.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/16632
KARAR NO : 2019/3404
KARAR TARİHİ : 14.02.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiğini, feshin haksız olması gerekçesi ile Mahkemece davacının işe iadesine karar verildiğini ve bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek onandığını,bunun üzerine davalı şirkete gönderilen ihtarname ile müvekkilinin işe başlatılması ve işe başlatılacağı tarih itibarı ile aylık net ücretinin ne kadar olacağının belirtilmesinin istendiğini, davalı şirket tarafından işbaşı taleplerinin kabul edildiğinin, eski görev yeri Anadolu Cam projesine hizmet verilmediğinden aynı şart ve koşullarda hizmet verilen … ve Petrol Ürünleri San. ve Tic. A.Ş.’de işe başlatılmasına karar verildiğinin bildirildiğini, müvekkilinin haricen öğrendiği bir bilgiye göre …’deki çalışma şartlarının, sosyal hak ve imkanlarının farklı olduğunu, bu sebeple müvekkilinin işe başlamadığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre alacağı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin asıl işveren Anadolu Cam A.Ş. tarafından davacının da görev yaptığı güvenlik hizmet sözleşmesinin süresinden önce feshedilmesi nedeni ile sona erdiğini, geçerli neden ile iş sözleşmesi sona eren davacının kıdem ve ihbar tazminatı dahil tüm hak ve alacaklarının ödendiğini, davalı şirket tarafından davacının tekrar işe davet edildiğini, ancak davacının işe başlamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Davalı Temyizi Yönünden ;
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.
Davacı eldeki alacak davası ile; bir kısım işçilik alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 27.06.2016 tarihli kararla, bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasına karar verilmiştir.
Mahkemenin 27.06.2016 tarihli kararı, Dairemizin 26.10.2017 tarihli ilamıyla, boşta geçen süre ücreti yönünden bozulmuştur. Diğer alacak talepleri yönünden bir bozma sebebi yapılmadığından, hükmün bu kısmı kesinleşmiştir.
Mahkemece, bozma sonrasında davacının 1.412,55 TL boşta geçen süre ücret alacağının bulunduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş; diğer alacak talepleri hakkında ise bozmadan önceki karar gibi hüküm sonucu tesis edilmiştir.
Bozmadan sonra tesis edilen mahkeme kararında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde, bozma kararı kapsamı dışında kalan alacaklara dair hüküm kısmının dikkate alınmaması gereklidir. Şu halde, dosya içeriğine göre, Dairemizin 26.10.2017 tarihli bozma kararı kapsamında bulunan fazla çalışma alacağı bakımından hüküm altına alınan toplam miktarın karar tarihi itibari ile temyiz kesinlik sınırı olan 2.590,00 TL kapsamında kaldığı anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 427, 432 maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Yukarıda yazılı sebepten, davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Kanun’un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 427, 432 maddeleri uyarınca REDDİNE,
Davacı Temyizi Yönünden;
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının boşta geçen süre alacağının miktarı noktasındadır.
Dosya içeriğine göre; Dairemizin 26.10.2017 tarihli bozma ilamında boşta geçen süre için geçersiz sayılan fesih tarihinden sonraki dört aylık ücret ve diğer hakların hesaplanması gerekirken, davacının başka bir işe giriş tarihine kadar hesaplama yapılmasının hatalı olduğu belirtilerek bozma kararı verilmiş, Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ancak bozma gereği yerine getirilmemiş, bozma öncesi hatalı görünen aynı hesaplama yeniden hüküm altına alınmıştır. Bozma gereği yerine getirilmeksizin karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olanan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 14.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.