Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/16449 E. 2019/184 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/16449
KARAR NO : 2019/184
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE

Davacı vekili, davalı şirkette üretim müdürü olarak çalışan müvekkilinin hasta olduğu bir dönemde 2 günlük rapor aldığını, rapor bitimi olan 31.12.2015 tarihinde işe gittiğinde iş sözleşmesinin feshedildiğine dair yazının bizzat işyerinde tebliği edildiğini ve o tarihten sonra iş yerine sokulmadığını, davalı tarafın feshinin haksız ve geçersiz olduğunu ileri sürerek davacının işe iadesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlara dayanılarak, davanın kabulüne ve davacının davalı şirket nezdindeki işe iadesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekillinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen 02.05.2018 tarihli ek karar ile temyiz talebinin sekiz günlük temyiz süresi geçirildikten sonra yapıldığı gerekçesiyle süre aşımı sebebiyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Söz konusu ek karar, davacı tarafça süresi içinde temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi 02.05.2018 tarihli kararında “ kararı, davalı vekiline 18.09.2017 tarihinde teblig edilmiş olup 8 günlük temyiz süresi içerisinde davalı tarafından temyiz talebinde bulunulmadığı, bu nedenle Dairemizce kesinleşme şerhi düzenlendiği, davalının 25.09.2017 tarihli temyiz dilekçesinin, 26.09.2017 tarihli “tarandı” kaşesi basılı olarak dosyaya sunulduğu, harcının da bu tarihte yattığı ancak bu temyiz dilekçesinin uyap sistemine taranılmadığı ve temyiz defter kaydının yapılmadığı, 02.04.2018 tarihinde uyap sistemi içerisine taranılarak aynı tarihte temyiz kaydının yapıldığı 8 günlük temyiz süresini geçtiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından 02.04.2018 tarihinde 8 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra verilen temyiz dilekçesinin süresinde olmadığı görülmekle davalının temyiz talebinin reddine dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.’’ şeklinde karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 18.09.2017 tarihinde tebliğ edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davalı tarafından yasal süresi içerisinde 26.09.2017 tarihinde harcı da yatırılarak temyiz talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Yasal süresi içerinde temyiz talebinde bulunan davalının temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydedilmesi ve UYAP sistemine taralı olarak aktarılması kalem personelince yerine getirilmesi gereken işlemlerden olduğundan bu işlemlerin yapılmamasının davalı aleyhine sonuç doğuracak şekilde değerlendirilmesi hatalı olmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesinin 22.06.2017 tarihli kararının davalı şirket vekiline 16.09.2017 tarihinde tebliği edildiği ve yasal süresi olan 2 haftalık temyiz süresi içerisinde 26.09.2017 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmakla isteminin süresinde olduğunun kabulüyle Bölge Adliye Mahkemesinin 02.05.2018 tarihli EK KARARININ BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 08/01/2019 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.