Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/15335 E. 2018/25408 K. 26.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/15335
KARAR NO : 2018/25408
KARAR TARİHİ : 26.11.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, daha önce geçici işçi olarak çalışmaya başladığı mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü işyerinde 2001 yılında daimi kadroya alındığında geçici işçilikte geçen sürelerinin kademe-derece intibakında dikkate alınmadığını ileri sürerek, geçici işçi olarak işe başladığı tarihten daimi kadroya geçtiği tarihe kadarki hizmet süresinin toplamına göre belirlenecek derece ve kademesine göre ücret intibakının yapılması gerektiğinin tespiti ile eksik ödenen ücret, yıpranma primi, akdi ikramiye ve ilave tediye alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, alacağın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, davacının 26.10.2000 tarihli protokol ile 02.02.2001 tarihinden itibaren daimi işçi olarak çalıştığını, bunun gibi işçilerin mevsimlik hizmet sürelerinin sonraki dönemlerde yürürlüğe konulan toplu iş sözleşmelerinde derece ve kademelerinde değerlendirileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmediğini, ancak buna rağmen işçilerin 12 yıl sonra dava açtıklarını, bu hususta davacı tarafın iyi niyetli olmadığını, davacının işçi statüsüne geçtiği 02.02.2001 tarihinden mülga Köy Hizmetlerinin kapatıldığı 2005 yılına kadar protokol hükümlerine göre yapılan ücret düzenlemesine itiraz etmeyerek çalışmaya devam ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, 26.10.2010 tarihinde … ile Hükümet arasında yapılan protokolde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Orman Bakanlığı, Devlet ve Su İşleri Genel Müdürlüğü ve Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde belirli süreli iş sözleşmesiyle (geçici veya mevsimlik işçi pozisyonlarında) istihdam edilmiş veya 26.10.2000 tarihi itibariyle çalışanların; uzun süredir bu kurumlarda çalışmış olmaları ve iş deneyimleri dikkate alınarak 02.02.2001 tarihinden itibaren sürekli işçi kadrolarına intibak ettirilmesinin öngörüldüğü, söz konusu protokolün 2. maddesinde “işçilerin ücret skalası 2001 yılında ve daha sonraki yıllarda yenilenecek Toplu İş Sözleşmelerinde genel ücret artışı dışında korunacaktır.” şeklinde düzenlemeye yer verildiği, davacının, Hükümet ile … arasında imzalanan 26.10.2000 tarihli protokol uyarınca sürekli işçi kadrosuna alınmış olup, sözü edilen protokole göre geçici işçilerin mevcut ücretleri üzerinden sürekli işçi kadrosuna geçireceklerinin açıkça ve özel olarak belirtildiği, davacı işçinin bu şartlar altında sürekli işçi kadrosuna geçirildiği ve sürekli işçi kadrosuna geçmenin koşullarını bildiği halde aradan on yıldan fazla süre geçtikten sonra protokol hükümlerini göz önünde bulundurmaksızın ücretin eksik belirlendiğini ileri sürerek fark ücret ve buna bağlı işçilik alacaklarını talep etmesinin usul ve kanuna uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesince, davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığı önceki hizmet süresi dikkate alınarak dönem toplu iş sözleşmeleri hükümlerine göre derece ve kademesi belirlenerek buna göre yevmiyesinin tespiti ile varsa fark alacakların hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin mevsimlik işçilikte geçen çalışmasının derece ve kademe hesabında dikkate alınmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davalı işveren işyerinde uygulanan toplu iş sözlemelerine göre işçilerin her iki yıllık çalışmasının karşılığının bir derece ve her bir yıllık çalışmasının karşılığının bir kademe olduğu hususu düzenlenmiş olup aynı zamanda toplu iş sözleşmesi ekindeki pozisyon cetvellerinde de her bir pozisyonun derece hesabı için alt ve üst sınırlar belirlenmiştir. Buna rağmen, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının mevsimlik işçilikte geçen 11 yıl 106 günlük çalışması için 4 derece ve 12 kademe eklenmesi isabetli olmamıştır. Toplu iş sözleşmeleri gereğince, davacının derece ve kademesine 4 derece ve 11 kademe eklenerek dava konusu alacaklar yeniden hesaplanıp hüküm altına alınmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davacı işçinin yıpranma primi alacağının hesaplanması hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davalı işveren işyerinde uygulanmakta olan toplu iş sözleşmelerinde yıpranma priminin; senelik izin, ücretsiz izin ve raporlu günlerde ödenmemek, müktesep hak sayılmamak ve başkaca ödemeyi etkilememek kaydıyla ödeneceği hususu düzenlenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yıpranma primi hesaplanırken senelik izin, ücretsiz izin ve raporlu günler dikkate alınmadan tüm çalışma dönemi için hesap yapıldığı ve hesaplanan tutardan %30 takdiri indirim uygulandığı anlaşılmaktadır. Yıpranma priminin ne şekilde hesaplanacağı toplu iş sözleşmelerinde açıkça düzenlenmiş olup, toplu iş sözleşmesine aykırı hesaplama içeren bilirkişi raporuna itibarla sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, 26.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.