Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/14549 E. 2019/6627 K. 26.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/14549
KARAR NO : 2019/6627
KARAR TARİHİ : 26.03.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi ve davalı tarafından duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26/03/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına kimse gelmedi. Karşı taraf adına vekili Avukat … geldi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin kıdem tazminatı, aylık ücret, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 22/11/2016 tarihli ilamıyla bozulmuştur. Bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının aylık ücret miktarı noktasında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, Mahkemece, davacının son aylık ücretinin net 1.750,00 TL olduğu kabul edilmiş, geçmiş dönem ücretleri ise bu ücretin asgari ücrete kıyaslanması suretiyle bulunan oran üzerinden belirlenmiştir. Ne var ki, davacı asilin … 4. İş Mahkemesi’nin 2012/1000 esas sayılı dava dosyasında tanık sıfatıyla alınan ifadesinde “Maaşlarımız bordroda yazılı miktar üzerinden bankaya yatırılırdı” şeklinde beyanda bulunduğu görülmektedir. Bu beyan, davacı açısından bağlayıcıdır. Eldeki dosyada dinlenen davacı tanığı Harun Türe’nin de, “Maaşlarımızı elden aldığımız zamanlarda bordroda maaşlarımız asgari ücret olarak gösteriliyordu. fakat kendimize bordroda yazılı miktardan daha fazla olarak ödeme yapılıyordu. Maaşlarımız bankaya yatmaya başlayınca bordroda yazılı miktar neyse o miktar yatırılmaya başlandı.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu halde, aylık ücret miktarı bakımından gerek davacı asilin bir başka dava dosyasında tanık sıfatıyla alınmış beyanı, gerekse de eldeki dosyanın yargılamasında dinlenen davacı tanığı Harun’un ifadesi banka kayıtlarıyla birlikte dikkate alınarak, aylık ücret miktarı yeniden değerlendirilmelidir.
Yukarıda yazılı sebepten kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.