YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/14053
KARAR NO : 2018/27595
KARAR TARİHİ : 17.12.2018
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve davalı … vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı …’ne ait işte diğer davalıya bağlı olarak çalıştığını, 03.10.2013 tarihinde davacının çalışmakta olduğu işin tamamlandığını, şirket yetkililerinin haber beklemesini söylediklerini, bu tarihten itibaren davacının haber beklediğini, araştırma neticesinde …’da başka şirket işinin olmadığını öğrendiğini, işçilik haklarının ödenmesi için ihtarname gönderilmesine rağmen ödenmediğini, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … vekili, zamanaşımı defii ve husumet itirazında bulunarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı …. Haz. Beton Tur. San. Tic. A.Ş. vekili, davacının davalı şirkette çalışmasının kesintili olduğunu, davalının ihale ile aldığı iş kapsamında işin bulunduğu yerde şantiye açtığını, iş süresince işçi çalıştırdığını, davalı şirket tarafından davacıya 08.10.2013 tarihli ihtarname gönderilerek …’daki işin bittiğinin bildirildiğini, mevcut aynı işi yapmak üzere … …’daki şantiyede 3 gün içinde işe başlamasının istendiğini, davacının işe başlamadığını, davacının sadece …’da çalışmak üzere işe alınmadığını, ihtiyaç devam ettiği sürece başka şantiyelerde de çalıştırmak üzere işe alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle yıllık izin alacağı talebinin usulden reddine, diğer alacak taleplerinin kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 2016/8609 esas 2018/1030 karar sayılı ilamı ile kıdem ve ihbar tazminatı alacağı taleplerinin de belirlenebilir alacak olduğu ve dolayısıyla belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği nazara alındığında söz konusu alacaklara ilişkin de hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Temyiz:
Karar, davacı vekili ve davalı … vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiş olmasına göre; davalı … Müdürlüğünün tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilirken davanın red sebebi aynı olduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükümde her bir davalıya ayrı ayrı 2.180.00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
Bu husus bozma sebebi ise de, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenle;
Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasının 8. ve 9. bentlerinin hükümden çıkarılarak yerine; “Davalılar dava ve duruşmada kendilerini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi dikkate alınarak hesaplanan 2.180,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, … harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.