Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/13586 E. 2019/1134 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/13586
KARAR NO : 2019/1134
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ : 7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının sözleşmesinin emekliliği hak etmiş olması ve Toplu İş Sözleşmesi 68/A maddesi gerekçe gösterilerek feshedildiğini, feshin objektif olarak uygulanmadığını öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesini, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreler için ücret ve diğer tüm haklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … vekili, davalı kurum yönetim kurulu kararı gereğince, 55 yaşını dolduran ve emekli aylığı almaya hak kazanan personellerin resen sözleşmelerinin feshedilmesine karar verildiğini, bu karar doğrultusunda davacının sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi suretiyle feshedildiğini, kararın genel ve objektif olarak uygulandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, davacının iş sözleşmesinin 12.07.2015 tarihinde feshedildiği, yazılı bildirimin ise 13.07.2017 tarihinde yapıldığı, böylece fesih tarihi itibariyle yazılı bildirim şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davacının işe iadesine karar verilerek işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden işverenin sorumlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, oy çokluğu ile yazılılık şartı yerine getirilmiş olmakla birlikte emekliliğe hak kazanmanın belirli bir çalışma süresi ve yaş gibi şartların yerine getirilmesine bağlandığı, işçinin yaşlanmış olmasının ve emekliliğe hak kazanmasının somut olarak işçinin verimliliği ve davranışına etkisi ortaya konulmadan fesih sebebi kabul edilmesinin Anayasa’nın 10. Maddesinde düzenlenen ve tüm hukuk ilişkilerinde uygulanan eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağı ile de bağdaşmayacağı, davalı tarafından öne sürülen fesih sebebinin, geçerli sebep olarak kabul edilemeyeceği, İlk Derece Mahkemesi hükmünün gerekçesi olaya ve kanuna uygun olmamakla birlikte netice olarak isabetli olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık iş sözleşmesinin işveren tarafından geçerli sebeple feshedilip feshedilmediği noktasında toplanmaktadır.
Dairemiz uygulamasına göre, işçinin sırf emekliliğinin gelmiş olması iş akdinin feshine neden olamaz ise de; işverenin almış olduğu bir işletmesel karar nedeniyle sosyal seçim kriteri olarak öncelikle emekliliği gelenlerin iş akdine son verileceğini kararlaştırması ya da toplu iş sözleşmesinde, iş sözleşmesinde ya da personel yönetmeliği gibi iş sözleşmesinin eki niteliğindeki sözleşmesel kaynaklarda düzenlenmiş olmak şartıyla emekliliğe hak kazanma, fesih uygulamasının objektif ve genel olması halinde geçerli sebep olarak kabul edilmektedir.
İş akdine Toplu İş Sözleşmesi 68/A maddesi kapsamında emeklilik aylığı bağlanmasına hak kazanmış ve 55 yaşını doldurmuş olması nedeniyle 31.12.2013 tarihli Yönetim Kurulu Kararı’na istinaden 13.07.2015 tarihli fesih bildirimi ile son verilmiştir.
Dosya içeriğine göre, Toplu iş sözleşmesi hükmü gereğince emekliliğe hak kazanma ve yaş şartlarını taşıyan işçilerin iş sözleşmelerinin feshinde, işverence yapılan uygulamanın objektif ve genel nitelikte olduğu anlaşılmakla feshin geçerli nedene dayandığının kabul edilmesi gerekirken yazılı gerekçeler ile İlk Derece Mahkemesince davanın kabul edilmesine, Bölge Adliye Mahkemesinde davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi hükmü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:
Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-… Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin 8.6.2018 tarih 2018/214 esas ve 2018/1118 karar sayılı kararı ile … İş Mahkemesi’nin 24.10.2017 tarihli 2015/290 esas ve 2017/401 karar sayılı kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 44,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubuyla bakiye 16,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 748,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, karardan bir örneğin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.01.2019 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.