Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/13181 E. 2019/98 K. 07.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/13181
KARAR NO : 2019/98
KARAR TARİHİ : 07.01.2019

MAHKEMESİ : 8. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesini çalışma koşullarının ağırlığı nedeniyle sağlığının tehlikeye düşmesi, fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili çalışmaları karşılığı ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminat ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Karar Özeti:
Mahkemece, davacının 02.09.2015 tarihli istifa dilekçesi ve 30.10.2015 tarihli dilekçesinde alacaklarının ödenmemesine ilişkin haklı fesih iddiasında bulnmadığı iş aktini haklı neden olmaksızın tek taraflı olarak feshettiğinden kıdem tazminatına hak kazanamayacağı, tanık beyanları ve nöbet çizelgelerine göre davacının fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacaklarına hak kazandığını, fazla mesai alacaklarının tanık beyanlarına dayalı olarak kabul edildiğinden yapılan hesaplama uyarınca %30 oranında takdiri indirim uygulandığını, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ücretlerinin ise bizzat davalı işverence tutulan nöbet çizelgelerine göre hesaplandığı için taktiri indirimsiz olarak bu alacakların hesaplanması gerektiği belirterek kıdem tazminatının reddi ile fazla çalışma ,ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının ise kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davacı ve davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince davalı tarafın İstinaf Başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin kıdem tazminatı ve fazla mesai ücreti alacağına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile brüt 21.160.92 TL kıdem tazminatı,brüt 18.761.00 TL hafta tatili ücreti, 3.142.00 TL brüt ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile 65.210.00 TL brüt fazla mesai ücretinin tahsiline karar verilmiştir.
Temyiz:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ,hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraflar arasında davacının iş aktini haklı sebeple sona irdirip erdirmediği, dolayısıyla kıdem tazminatına hak kazanıp kazanamayağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına göre davacı hekim, davalı işveren şirketin kurucu ortaklarından olup 20.07.2007-12.9.2009 tarihine kadar şirket ortağı olduğu bu dönemde 12.11.2008 tarihine kadar şirket yönetim kurulu üyesi, 12.09.2009 tarihine kadarda şirket yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığı, taraflar arasında 05.12.2008, 14.09.2009, 14.09.2012, 13.09.20014 tarihli “Hekim Hizmet Sözleşmesi”nin bulunduğu davacının sözleşmeler uyarınca Kadın Doğum Uzmanı olarak görev yaptığı anlaşılmıştır.13.09.2014 tarihli son hizmet sözleşmesinin hekimin yükümlülükleri olarak düzenlenen 6.madde içinde “icap nöbeti ve/veya kalıcı nöbeti idare tarafından gerek görüldüğünde tutmak zorundadır”hükmünü içermektedir.Davacının 02.09.2015 tarihli istifa dilekçesi ile “nöbet tutmak istemediği için … Hastanesindeki görevimden ayrılmak istiyorum”şeklinde beyanda bulunduğu 30.10.2015 tarihinde verdiği dilekçesinde ise işten ayrılma nedenini mesai ve çalışma şartların ağırlığı olduğunu, sağlığının çalışma şartlarını kaldıramadığını, 31.10.2015 tarihli ibraname sözleşmesinde ise davacının iş aktinin karşılıklı anlaşma ile sona erdiği kıdem tazminatı ve fazla mesai hakkını saklı tututuğuna ilişkin şerh koyduğu görülmüştür.
Davacı sağlık nedeni olarak haklı fesih iddiasına dayanak yaptığı, fesih tarihinden 3 yıl öncesine ilişkin 01.09.2012 tarihli sağlık raporunu, fesih sırasında ileri sürmediği gibi adı geçen rapor davacının sağlığının çalışma şartlarınave nöbet sistemine engel teşkil ettiğine ilişkin bir bulguda içermemektedir. Öte yandan davacı hem 02.09.2015 tarihli istifa dilekçesinde hemde 30.10.2015 tarihli dilekçesinde alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş aktini feshettiğine ilişkin beyanda bulunmamıştır.Dinlenen tanık beyanları ilede nöbet sisteminin bizzat davacının yönetici olarak görev yaptığı dönemde belirlendiği işin doğası gereği bir hekimin görev yaptığı sağlık kuruluşunda nöbet tutmasınında zorunlu olduğu anlaşılmış olup , davacının işaktini kıdem tazminatını hak kazanacak şekilde haklı olarak feshettiğini kanıtlayamadığından kıdem tazminatının reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü yolunki Bölge Adliye Mahkemesi kararı hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07/01/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.