Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/10738 E. 2018/23532 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/10738
KARAR NO : 2018/23532
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin davalı işverence haklı bir sebebe dayanmaksızın feshedildiğini belirterek bazı işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının kendi isteğiyle işten ayrıldığını, davalıdan herhangi bir alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin – 2015/438 esas, 2015/25746 karar sayılı ilamı ile “…Davacı taraf dava dilekçesinde işçilik ücreri alacağı talebinin tam olarak hangi yıl ve aylara ilişkin olduğunu açıklamamıştır. Mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporunda ise, davacı tarafça dosyaya sunulan cari hesap dökümünden hareketle işçilik ücretinin hesaplanması yoluna gidilmiş ve ödemelerin belirli ay ya da dönem açıklaması içermediğinden bahisle zamanaşımı define kıymet verilemeyeceği değerlendirmesi yapılmıştır. Davacı tarafça sunulan cari hesap dökümüne dair belgelerde işveren onayı, imzası vb. kaydına rastlanmamakla bu belgeler borç ikrarı içeren belge vasfında değerlendirilemez. Bu nedenle Mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporundaki işçilik ücretinin hesap yöntemi ve zamanaşımı hakkındaki yorumu itibar edilebilir nitelik taşımamaktadır. Mahkemece yapılacak iş, öncelikle davacı tarafa işçilik ücretine dair talebini açıklattırıp talebin somutlaştırılmasını sağlamaktır. Bu şekilde talebin hangi yılın hangi aylarına ilişkin olduğu belirlenmeli, talep kapsamı belirlendikten sonra, işyeri kayıt ve defterleriyle davacı delilleri karşılaştırılmalı ve bir sonuca varılmalıdır. Yine somutlaştırılan talep kapsamına göre davalı tarafın zamanaşımı defi dikkate alınarak eğer var ise alacak tutarı hesaplanmalıdır. Eksik araştırma ve yazılı gerekçeyle hüküm kurulması hatalıdır.” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının işçilik ücretlerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporunda ödemelerin belirli ay ya da dönem açıklması içermediğinden bahisle zaman aşımı define kıymet verilemeyeceği değerlendirmesi yapılmıştır.
Mahkemece yapılacak iş, davalının ileri sürdüğü zamanaşımı defi dikkate alınarak, dava ve ıslah tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre içerisinde davacının ücret farkı alacağının olup olmadığının tespit edilip, çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, denetime elverişli olmayan ve zamanaşımı defini değerlendirmeyen bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.