Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/10368 E. 2018/18072 K. 10.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/10368
KARAR NO : 2018/18072
KARAR TARİHİ : 10.09.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin davalı Belediyenin çevre koruma, kontrol daire başkanlığı yapım onarım şube müdürlüğünde marangoz ustası olarak çalıştığı halde tek yanlı irade ile işçilik alacaklarının davacıya vasıfsız işçiymiş gibi ödendiğini, fiilen yaptığı işteki ücretinin daha yüksek olduğunu, bu farklar ödenmediğinden 1997 yılında … 8. İş Mahkemesi’nin 1997/1313 esas sayılı dava dosyasıyla açılan davanın talep gibi sonuçlandığını, 1997 yılından sonraki süreçte davalının aynı tutumunu devam ettirdiğini iddia ederek, 1997 yılından başlamak üzere ücret, ikramiye, ilave tediye ve fazla çalışma fark alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, zamanaşımı def’inde bulunarak, davacının davalı işyerinde 07.10.1992 tarihinde geçici işçi olarak göreve başladığını, 15.11.1993 tarihinde yapılan pozisyon değişikliği sınavı sonrasında usta (doğramacı ustası) kadrosuna atandığını, daha sonra Belediye Teftiş Kurulu Raporuna istinaden davacının mevcut kadro unvanı iptal edilerek, kadro unvanının 15.11.1993 tarihinden itibaren düz işçi olarak tashih edildiğini, durumun, 03.04.1995 tarihinde kendisine bildirildiğini, herhangi bir ihtirazı kayıt beyan etmediğini, dosyasında, marangoz ustası olduğunu belgeleyecek bilgilerin bulunmadığını, ücret ve sosyal haklarını ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin aldığını, fiili durumu ile işgal ettiği kadronun çelişkili olmadığını savunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda, davacı fiilen marangoz ustası olarak çalışmasına rağmen ücretinin ve diğer alacaklarının vasıfsız işçi ücreti üzerinden ödendiğini iddia etmiş ve 1997 yılından başlamak üzere ücret, ikramiye, ilave tediye ve fazla çalışma fark alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Dosya içerisinde bulunan … Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Türkiye Belediyeler ve Genel Hizmet İşçileri Sendikası (Belediye-İş) arasında imzalanan 15.02.2002-14.02.2004 yürürlük süreli 11.dönem, 15.02.2004-14.02.2006 yürürlük süreli 12.dönem, 15.02.2006-14.02.2008 yürürlük süreli 13.dönem ve 15.02.2008-14.02.2010 yürürlük süreli 14.dönem İşletme Toplu İş Sözleşmelerinin ücret zammını düzenleyen maddelerinde ücret zamlarının bir önceki dönemdeki mevcut yevmiyelerine göre ödenen ücret üzerinden yapıldığı görülmektedir. Nitekim hükme esas alınan bilirkişi raporunda da; Toplu İş Sözleşmesi ekinde, işçilik gruplarına göre bir ücret cetvelinin bulunmadığı, sadece ücret zam miktar ve oranları ile bunların uygulanma tarihlerinin düzenlendiği, düz işçi olarak çalışan bir işçinin, vasıflı işçi olarak kabul edilmesi halinde buna tekabül eden ücret seviyesini gösteren bir cetvel veya çizelgenin bulunmadığı belirtilmiştir.
Dairemizce daha evvel temyiz incelemesi yapılan 2013/17055 esas sayılı benzer bir dosyada da, davalı işyerinde 15.02.1999 tarihinden sonra yürürlüğe giren 15.02.1999 – 14.02.2000 süreli 9. Dönem TİS’in Ücret Zammını düzenleyen 81. maddede gruplara göre taban ücret uygulaması kaldırılarak, bu tarihten sonra yürürlüğe giren tüm TİS’in gruplara göre taban ücret uygulamasına son verilerek ücret zamlarının bir önceki dönemdeki mevcut yevmiyelerine göre ödenen ücret üzerinden yapıldığının görüldüğü, davacının dönem bordrolarına göre ücretlerinin TİS’in hükümlere uygun olarak ödendiğinin anlaşıldığı, bu nedenle davacının 18.08.2000-19.10.2006 tarihleri arasında ücretlerine TİS’de belirlenen ücret zammı dışında bir artış meydana gelemeyeceğinden, anılan dönemde gruplara göre taban ücret uygulaması olmadığından, davacının alacak taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bu durumda dosya kapsamında mevcut olan davacının dönem bordrolarına göre, ücretlerinin TİS’ deki hükümlere uygun olarak ödendiği, davacının ücretinde TSİ’lerde belirlenen ücret zammı dışında bir artış meydana gelemeyeceği, dava konusu yapılan dönemde gruplara göre taban ücret uygulaması olmadığı anlaşıldığından davacının alacak talepleri yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle, dava konusu taleplerin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.