Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2018/10321 E. 2018/19649 K. 24.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/10321
KARAR NO : 2018/19649
KARAR TARİHİ : 24.09.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, ısıl işveren olan davalı EGO Genel Müdürlüğüne ait iş yerinde, dava dışı … A.Ş. işçisi olarak çalıştırıldığını, dava dışı … A.Ş. ile davalı EGO Genel Müdürlüğü arasındaki asıl işveren-alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğunu, iş sözleşmesinin başlangıcından itibaren davalı EGO Genel Müdürlüğünün işçisi olmasına rağmen, davalı işveren kadrolu işçilerinden düşük ücret ile çalıştırılmasından dolayı iş sözleşmesini haklı sebebe dayalı feshettiğini ileri sürmüş ve hak kazandığı işçilik alacaklarının işten ayrıldığı dönemdeki EGO sözleşmeli personelin almış olduğu brüt maaş üzerinden hesaplanması gerektiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı EGO Genel Müdürlüğü vekili, dava dışı … A.Ş. ile aralarındaki asıl işveren-alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olmadığını, istifa ederek işten ayrılan işçinin kıdem tazminatı talep edemeyeceğini ve davacının hak kazandığı işçilik alacaklarının eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizce davacı ile aynı statüde çalıştırılan sendikasız asıl işveren işçilerinin uyuşmazlık konusu dönemde aldıkları ücret miktarı ve yararlandıkları sosyal haklar tespit edilerek, davacının dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve ödenmemiş fark işçilik alacaklarının bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve sonucuna göre hüküm kurulmalı, öte yandan, davacının iş sözleşmesinin başlangıcından itibaren asıl işveren olan davalı Ego Genel Müdürülüğünün işçisi olduğu sabit bulunduğundan, 6772 sayılı Kanuna dayalı ilave tediye ücret alacağı isteminin de anılan gerekçe ile reddine karar verilmesi de isabetsizdir gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyulan Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı süresi içerisinde davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Gerek mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 84. maddesinde gerekse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 177. maddesinde ıslahın ancak tahkikat tamamlanıncaya kadar yapılabileceği hükme bağlanmıştır.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04/02/1948 tarih ve 1944/10 esas, 1948/3 karar sayılı kararı uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 13/05/2016 tarih ve 2015/1 esas ve 2016/1 karar sayılı ilamında da bozma sonrası ıslahın mümkün olmadığı kesin bir şekilde belirtilmiştir.
Somut olayda, dava başlangıçta fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak kısmi dava olarak açılmıştır. Kısmi davanın belirsiz alacak davasına dönüştürülmesi ancak davanın tam ıslahı sureti ile mümkündür. Davacı yanca bozmadan sonra sunulan 23.06.2016 tarihli ıslah dilekçesi davanın tam ıslahı niteliğinde değildir. Usule uygun olarak açılmış bir belirsiz alacak davası olmadığından davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Kabule göre de davacı tarafından 23.06.2016 tarihli bedel artırım dilekçesinde kıdem tazminatı dışındaki alacaklar yönünden yasal faiz talep edildiği halde bu talebin dikkate alınmaması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 24/09/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.