Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/6698 E. 2017/16371 K. 06.07.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/6698
KARAR NO : 2017/16371
KARAR TARİHİ : 06.07.2017

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin … Valiliğine bağlı İl Özel İdaresi … Merkezleri projesi kapsamında çalıştığını, ancak bir kısım haklarının ödenmediğini ileri sürerek, yol yardımı ücreti, yemek yardımı ücreti, kıdem ve ihbar tazminatı, hafta tatili, genel tatil, fazla mesai ve iş arama izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanun’un 24 ve 25. madde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve Kanun’un 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir.
Dosya içeriğine göre, dava dilekçesinde açık olarak iş sözleşmesi feshedilmeden önce davacıya altı haftalık kanuni ihbar öneli tanındığı ifade edilmiştir. Buna göre ihbar tazminatı isteminin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü isabetsizdir.
3-Somut olayda, davacı vekilinin ıslah talebine karşı, davalı vekili süresinde zamanaşımı defini ileri sürmüş, ancak mahkemece bu husus nazara alınmamıştır. Yol ve yemek ücreti alacağı yönünden, davalının, ıslaha karşı vaki zamanaşımı defi dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.