Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/29490 E. 2020/6186 K. 09.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/29490
KARAR NO : 2020/6186
KARAR TARİHİ : 09.06.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 02.01.2012-12.05.2015 tarihleri arasında çalıştığını, haftada 7 gün 06.30-18.30 saatleri arasında çalıştığını, 15 günde 1 pazar günü hafta tatili izni kullanabildiğini, iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, işyerinde şoför olarak işe başlayan ilk bir buçuk yıl davacının 06.30-08.30 ve 17.30-18.30 saatleri arasında servis işlerini yaptığını, sonraki dönemde ise haftada 5 gün 08.30-17.30 saatleri arasında çalıştığını, genel tatil günlerinde çalışmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davacı tanığı …’un anlatımı dikkate alınarak davacının fazla çalışma iddiasını ispat ettiği sonucuna varılmıştır. Ancak davacı tanığının beyanından işyerindeki çalışma süresinin 9 ay olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde tanığın beyanına sadece, davacı ile birlikte çalıştığı süre ile sınırlı olarak değer verilebilir. Mahkemece bu yön dikkate alınmadan karar verilmesi hatalıdır. Davacı tanığının beyanına davacı ile birlikte çalıştığı süre ile sınırlı olarak değer verilmeli, diğer dönem yönünden ise davalı tanıklarının anlatımına göre davacının haftada beş gün 07.15-17.45 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek fazla çalışma süresi belirlenmelidir. Mahkemece, davacının tüm çalışma dönemi hakkında bilgi sahibi olmayan davacı tanığının anlatımına itibar edilerek karar verilmesi hatalıdır.
Ulusal bayram ve genel tatil ücreti yönünden değerlendirme yapılırken de aynı yöntem izlenmelidir. Davacı tanığının anlatımına , tanığın davacı ile birlikte çalıştığı süre ile sınırlı olarak itibar edileceği göz önüne alınmalıdır. Diğer dönem yönünden ise, davalı tanıkları davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını ifade ettiğinden, bu döneme ilişkin ulusal bayram ve genel tatil ücreti talebinin reddi gerektiği açıktır.
Mahkemece belirtilen yönler nazara alınmadan karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.