Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/29176 E. 2020/5804 K. 04.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/29176
KARAR NO : 2020/5804
KARAR TARİHİ : 04.06.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 04.08.2004 – 24.12.2012 tarihleri arası çalıştığını, iş akdine işverence haksız olarak son verildiğini, … 3. İş Mahkemesi’nin 2013/66 esas sayılı dosyasıyla işe iade davası açıldığını, Mahkemece 10.09.2013 tarihli kararla davacının işe iadesine, 4 aylık boşta geçen süre ücreti ile 5 aylık işe başlatmama tazminatına karar verildiğini, verilen kararın Yargıtayca incelemesinden sonra kesinleştiğini, yasal süresi içinde işe başlatılması talepli dilekçenin davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirketin müvekkiline 27.631,86 TL’yi 10.02.2014 tarihinde ödediğini ancak yapılan ödemenin hangi kalem için hangi miktarda olduğuna ilişkin bilgi olmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kıdem tazminatı farkı, ihbar tazminatı farkı, 4 aylık boşta geçen süre ücret farkı, işe başlatmama tazminat farkı alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve tanık beyanlarına göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında iş güvencesi (işe başlatmama tazminatı) alacağının hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı; işe iade davası sonrası davalı tarafından kendisine yapılan ödemenin alacağın tamamını karşılamadığını, hangi alacak için ödeme yapıldığının anlaşılmadığını belirterek alacak davası açmış ve işe başlatmama alacağını da talep etmiştir. Davalı taraf ise; davacının alacak taleplerine itiraz etmiş, davanın reddini savunmuştur.
İşçinin işe iade sonrasında başvurusuna rağmen işe başlatılmaması halinde, işe başlatılmayacağının sözlü ya da eylemli olarak açıklandığı tarihte veya bir aylık başlatma süresinin sonunda iş sözleşmesi işverence feshedilmiş sayılır.
İşe başlatmama tazminatının da fesih tarihindeki ücrete göre hesaplanması gerekir. İşçinin işe başlatılmadığı tarih, işe başlatmama tazminatının muaccel olduğu andır. Bahsi geçen tazminat yönünden faize hak kazanmak için kural olarak işverenin temerrüde düşürülmesi gerekir. İşverenin dava tarihinden önce temerrüde düşürülmemiş olması halinde dava ve varsa ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedilir.
Ancak işçinin işe iade başvurusunda işe alınmadığı takdirde işe başlatmama tazminatının ödenmesini talep etmiş olması durumunda, işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekmez ve işe başlatmama anından itibaren faiz hakkı doğar.
İş güvencesi tazminatı çıplak brüt ücrete göre hesaplanır ve brüt ücretin içerisinde para ile ölçülebilen ve devamlılık arz eden diğer menfaatler yer almaz.
Somut olayda dosya kapsamından ; davacının iş güvencesi tazminat alacağı çıplak brüt ücreti üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınması gerekirken, sosyal yardımlar ilave edilerek giydirilmiş brüt ücret üzerinden yapılan hesaplama hatalı olup hüküm altına alınması bozma sebebidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.