Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/28481 E. 2020/4864 K. 11.03.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/28481
KARAR NO : 2020/4864
KARAR TARİHİ : 11.03.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait restaurantta 10.12.2007-05.06.2014 tarihlieri arasında aşçı olarak çalıştığını, en son net 1.900,00 TL ücret ile çalıştığını, ücretlerin bir ksımının banka yoluyla bir kısmının elden ödendiğini, çalışma süresince primlerinin eksik ücret üzerinden bildirildiğini, haftanın 6 günü 07.30-23.00 ya da 24.00 saatlerine kadar çalıştığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de çalışmaya devam ettiğini ancak çalışmalarının karşılığının ödenmediğini, kullandırılmayan yıllık izin ücretine ilişkin ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkili işverenin Türkiye’nin önde gelen balık restoranlarından biri olduğunu, davalı işyerinin İzmir Palas Otelinin alt katında hizmet verdiğini, çalışma saatleri bakımından otele bağlı olarak faaliyetini sürdürdüğünü, 11:30-23:00 saatleri arasında hizmet verebildiğini, mutfak personeli olarak 13 kişinin çalıştığını, toplam 47 kişinin istihdam edildiğini, işyerinde kanuni çalışma saatlerinin aşılmadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacağı bulunmadığını, davacının 1.900,00-TL ücretle çalıştığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, imzalı ücret bordrolarının davacının aldığı gerçek ücreti gösterdiğini ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hesaplanması hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının ispatı bakımından da aynı ilkeler geçerlidir.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bakımından bilinen son ücretin yasal asgari ücrete oranlaması yapılarak hesaplama yapılmış ise de, dosya kapsamındaki bordrolar dikkate alındığında hesaplama şeklinde hata yapıldığı anlaşılmıştır. Dosyada tüm dönem imzalı ücret bordroları yer almakta olup; bahse konu bordrolarda asgari ücretin üzerinde tahakkuklar yer almaktadır.
Sunulan bordrolara göre davacının, dönemin asgari ücretinin üzerinde maaş ile çalıştığı, ücretin miktarı konusunda ispat yükü kendisinde olan davacının son dönem ücreti hariç olmak üzere kayıtlardaki ücretten daha fazla aldığına ilişkin ispat yükünü yerine getiremediği, görevi ve hizmet süresi dikkate alındığında bordrodaki ücretin kabul edilebilir mahiyette olduğu değerlendirilmekle, son dönem ücret dışında her bir hesap konusu dönem bakımından, o döneme ilişkin bordrolarda görünen ücretler dikkate alınarak fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hesaplanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.

Öte yandan, dosyada yer alan 2013/4. ay, 2013/5. ay, 2013/8. ay, 2014/1. ay, 2014/5. ay imzalı ücret bordrolarında zamlı ulusal bayram ve geel tatil ücreti tahakkuku yer aldığı görülmekle bu ayların hesaplamada dışlanması gerekirken bu hususun gözetilmeksizin ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hesaplanması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.