Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/27291 E. 2020/2652 K. 17.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/27291
KARAR NO : 2020/2652
KARAR TARİHİ : 17.02.2020

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı tarafça haksız ve ihbar önelsiz olarak son verildiğini belirterek,kıdem tazminatı,ihbar tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda,davacı iş sözleşmesine davalı tarafça haksız ve ihbar önelsiz olarak son verildiğini, fazla çalışmadan kaynaklı yorgunluk ve bu yorgunluğun neden olduğu dikkat kaybına bağlı olarak kaza yaptığını, haftanın her günü sefere çıkan şoförün kaza yapması da işin muhtemel riski olduğunu, bu riskin kasko yapılmak suretiyle sigorta şirketleri tarafından üstlenildiğini,alkollü veya ehliyetsiz olarak araç kullanmadığını, işverenin günlük çalışma süresinin çok üzerinde fazla çalıştırma yapması nedeniyle vücudunda oluşan yorgunluğa bağlı olarak sabaha karşı gece vakti kaza yaptığını iddia etmiş, davalı davacının uzun yol tır şoförü olarak çalışmış olduğunu, çalıştığı süre içinde hız limitlerine uymadığı için pek çok kez sözlü olarak uyarı aldığını, davacının 05/10/2013 tarihinde Bilecik yönüne doğru seyrederken kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, kazanın davacının dikkatsizliğinden ve tedbirsizliği sebebi ile meydana geldiğini, şirketin araçların seyri sırasında kullanıcıların trafik kurallarına ve özellikle hız limitlerine uyumu konusunda hassasiyetli davrandığını, bu durumu tüm çalışanlara bildirdiğini, şirketin belirlediği hız limitlerine uymada ve yanında dikkatinin dağılmasına yol açacak birisi ile seyahat eden ve sebeple maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet veren davacının kazada tam kusurlu olduğunu savunmuştur.Mahkemece davacının iş aktinin davalı işverene 30 günlük yevmiyesini aşar miktarda zarar vermesi, şirket içi kurallara aykırı olarak araca yolcu alması nedeniyle iş güvenliğini tehlikeye sokması haklı nedenlerine dayalı olarak feshedildiği, davacının iş aktinin haklı nedenle feshedilmesi sebebiyle kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.Dosya içeriğine göre davacının kazaya ilişkin kusurlu olup olmadığı hususunda açıklık yoktur. Mahkemece yapılması gereken kazaya ilişkin tüm belgelerin getirtilip gerekirse tanıkların yeniden dinlenerek kazaya ilişkin kusur raporu aldırılması ve sonuca göre kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı taleplerinin yeniden değerlendirilmesidir.
3-Davacı dava dilekçesinde kıdem tazminatına iş akdinin feshi tarihinden, ihbar tazminatı, fazla çalışma alacağı, hafta tatili alacağı, ulusal bayram ve genel tatil alacağı ile yıllık izin alacağına temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesini talep etmiştir.
Dosya içerisinde yer alan, davacı keşideli ve dava konusu yapılan alacakların 7 gün içinde ödenmesi talebini içerir ihtarnamenin ve davalıya 17.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve davalının 25.07.2014 tarihi itibari ile temerrüde düşürüldüğü anlaşılmaktadır. Mahkemece davacı tarafın talebi ve temerrüt tarihi nazara alınmadan dava konusu ihbar tazminatı,fazla çalışma alacağı, hafta tatili alacağı ile ulusal bayram ve genel tatil alacağı ile yıllık izin alacağına dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.