Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/24582 E. 2019/1140 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/24582
KARAR NO : 2019/1140
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının ödenmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında giydirilmiş ücretin miktarının belirlenmesi noktasında uyuşmazlık söz konusudur.
Kıdem tazminatına esas alınacak olan giydirilmiş ücretin tespitinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesinde sözü edilen asıl ücrete ek olarak işçiye sağlanan para veya para ile ölçülebilen menfaatler göz önünde tutulur. Buna göre ikramiye, devamlılık arz eden prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, kira, aydınlatma, servis yardımı, yemek yardımı ve benzeri ödemeler kıdem tazminatı hesabında dikkate alınır.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda herhangi bir araştırma yapılmaksızın, varsayımsal olarak davacının günlük giydirilmiş ücretine eklenmesi gereken 3 öğün yemek bedeli ve lojman bedeli belirlenmiştir. Ne var ki; hem davacı hem de davalı belirlenen miktarlara itiraz etmişlerdir. Ayrıca, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının giydirilmiş ücretine eklenmesi gereken lojman bedeli belirtilmekle birlikte giydirilmiş ücretin hesaplanmasında belirlenen lojman bedeli tutarının eklenmediği görülmektedir.
Dairemizce aynı gün temyiz incelemesine tabi tutulan 2017/18870, 24581, 24582, 25756, 24680, 24602, 20834 ve 21428 esas sayılı dava dosyaları birlikte değerlendirildiğinde, 18870 ve 21428 esas sayılı dava dosyalarında bir öğün yemek bedelinin 4.00 TL, 20834 esas sayılı dava dosyasında 4.73 TL; diğer dava dosyalarında ise 6.00 TL olarak kabul edildiği görülmektedir.
Aynı işyerinde, aynı yıl için farklı yemek bedellerinin belirlenmesi hatalı olduğundan, sözü edilen dava dosyaları birlikte incelemeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir. Öğünlerden birinin kahvaltı olduğu da dikkate alınarak 3 öğün yemek bedelinin işverene maliyeti araştırılmalı ve sonucuna göre 3 öğün yemek bedelinin tutarı tespit edilmelidir.
Şu halde, davacının lojmanda oturduğu dikkate alındığında bedeli araştırılarak bu tutarın bir güne isabet eden miktarı bulunmalı, bu suretle bulunacak miktar davacının günlük çıplak ücretine eklenerek giydirilmiş ücreti tespit edilmelidir.
Bu hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık kabul edilen fazla çalışma süresi ile ilgilidir.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, aynı gün temyiz incelemesine tabi tutulan Dairemizin 2017/18870, 24581, 24582, 25756, 24680, 24602, 20834 ve 21428 esas sayılı dava dosyalarında farklı sonuçlara varıldığı anlaşılmakla, Dairemizce; tüm dosyalar ve ispat durumunun birlikte değerlendirilmesi ile davacının haftanın altı günü günde 3 saat, haftada 18 saat fazla çalışma yaptığı, Nisan sonu ve Kasım ayı başı arası kabul edilen yaz döneminde ise haftanın dört günü günde 3 saat, iki günü günde 4.5 saat fazla çalışma yaptığı ve bu şekilde yaz döneminde haftalık fazla çalışma süresinin 21 saat olduğu, bu kabulün davacının tüm çalışma süresi ile uyumlu olduğu kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenler ile davacının çalışma süresi boyunca belirtilen çalışma şekline göre çalıştığı kabul edilerek yeniden fazla çalışma alacağı hesaplanmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
4-Davacının yargılama giderlerine yönelik temyizi bulunmakla birlikte bozma nedenlerine göre davacının bu temyizinin bu aşamada incelenmesine gerek bulunmadığı kanısına varılmıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililerine iadesine, 17.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.