Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/19716 E. 2019/2159 K. 04.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/19716
KARAR NO : 2019/2159
KARAR TARİHİ : 04.02.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacı işçinin iş akdine haklı neden olmaksızın son verildiğini beyanla kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacıya kıdem ve ihbar tazminatlarının ödendiğini başkaca alacağının bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının aylık ücreti noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal ücret araştırmaları sonrasında davacının dava dilekçesi ile de bağlı kalarak aylık ücretinin net 1.619,00 TL olduğunun kabulü ile hesaplama yapılmıştır. Davacının kıdemi ve yaptığı iş değerlendirilerek İzmir Ticaret Odası’nın cevabi yazısı doğrultusunda davacının aylık ücretinin asgari ücretin %35 fazlası olduğunun kabulü dosya kapsamına uygun düşecektir. O halde mahkemece gerekirse ek rapor alınmak sureti ile dava konusu alacaklar bu kabul ile birlikte yeniden hesaplanarak çıkacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
3-Taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 Sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır.
Somut olayda davacının 9 yılı aşkın süre içerisinde sadece son yıl 20 gün izin kullanması hayatın olağan akışına aykırıdır.
Mahkemece, davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK 194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK m. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, davacının bu konuda beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4-Taraflar arasında fazla mesai ücretinin hesabı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, Mahkemece fazla mesai hesabı yapılırken davacının kullandığı yıllık izin ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinin dikkate alınmaması hatalı olmuştur.
5-Kabule göre de Mahkemece hüküm fıkrasında dava dilekçesi ile ve ıslah ile talep edilen miktarların belirtilmemesi infazda tereddüt yaratır mahiyette olduğundan hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.