Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/19562 E. 2019/1677 K. 23.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/19562
KARAR NO : 2019/1677
KARAR TARİHİ : 23.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkettin dava dışı belediyeden ihale aldığı temizlik işinde 19/04/2011 – 12/02/2014 tarihleri arasında kesintisiz çalışmasına rağmen farklı şirketlerden sigorta bildirimi yapıldığını, iş aktine haksız son verildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil alacağı, hafta tatili çalışma alacağı, yıllık izin alacağı, ücret alacağı talebinde bulunmuştur.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda, davacı fazla çalışmanın ispatı açısından tanık deliline başvurmuştur. Davacı tanıkları beyanlarında davacının cadde ve sokakların temizliği işinde çalıştığını, 07:00’de işbaşı yaptığını, bazen 12:00 de bazen de 16:00 da işi sonlandırdığını, bu şekilde 6 gün çalıştığını belirtmişlerdir. Aynı Mahkemenin 2014/447 esas – 2015/255 karar sayılı dosyasında benzer koşullarda çalışan işçinin fazla mesai talebi hususunda yapılan hesaplamada, işçinin haftanın iki günü 07:00 – 12:00 saatleri arasında çalıştığı, dört günü ise 07:00 – 16:00 saatleri arasında çalıştığının kabulü ile hesaplama yapılmıştır ve bu hesaplamaya dayalı olarak verilen kararın da Dairemizin 2017/19559 esas – 2019/1676 karar sayılı 23/01/2019 tarihli kararı ile onanmasına karar verilmiştir. Davacı tanıklarının beyanları ve Mahkemenin 2014/447 esas – 2015/255 karar sayılı ilamı bir arada değerlendirildiğinde davacının haftanın iki günü 07:00 – 12:00 saatleri arasında çalıştığının dört günü ise 07:00 – 16:00 saatleri arasında çalıştığının kabulü ile fazla mesai alacağı talebinin değerlendirilmesinin dosya kapsamına ve yapılan işe uygun düşeceği anlaşılmaktadır. Bu husus gözetilmeden yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi hatalıdır ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.01.2019 ününde oybirliğiyle karar verildi.