Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/19417 E. 2019/2518 K. 06.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/19417
KARAR NO : 2019/2518
KARAR TARİHİ : 06.02.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, Davacı vekili müvekkilinin, … Köy Hizmetleri Müdürlüğünde işe başladığı tarihten kadrolu daimi işçi statüsüne geçirildiğini, 2001 yılına kadar geçici/mevsimlik işçi statüsünde çalıştırıldığını, kadrolu işçi statüsüne alındığında geçici/mevsimlik işçilikte geçen sürelerin kıdem hesabında dikkate alınmadığını, sanki işe yeni başlamış bir işçi gibi başlangıç derece ve kademesinden işe başlatıldığını belirterek fark ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı (Kapatılan … İl Özel İdare) vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Belediyesi vekili, davacıya ait yargılama dosyasının … Defterdarlık Muhakemat Müdürlüğüne devredildiğini, bu nedenle husumet itirazlarının bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Her ne kadar Mahkemece il özel idaresinin tüzel kişiliği sona erdiğinden devir durumuna göre … Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı kendiliğinden davalı taraf sıfatını kazandığı gerekçesi ile bu davalı aleyhine hüküm kurulmuş ise de; dosyada bulunan … İl Özel İdaresi yazısında davanın takip ve sonuçlandırılmasına ilişkin taraf sıfatını kanun gereği kendiliğinden kazanan … Valiliği Defterdarlık Muhakemat Müdürlüğüne tebligatların yapılmasının belirtildiği, yine dosyada bulunan … Defterdarlık Muhakemat Müdürlüğüne devredilen dosyaların listesinde mevcut dava dosyasınında bulunduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca tüm bu bilgi ve belgelere göre davacının dosya kapsamında bulunan alacaklarından Maliye Hazinesinin sorumlu olduğunun kabulü ile bu davalı yönünden alacakların hüküm altına alınması, davalı … bakımından husumetten red kararı verilmesi gerekli iken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de, davacıya ait şahsi sicil dosyası kapsamda değildir. Dolayısıyla hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetimi yapılamamıştır. Ancak bu haliyle dahi, murisin 07.08.2010 tarihinde vefat ettiği, murisin vefat tarihi itibariyle işyerinde … Sendikası ve … İl Özel İdaresi adına … arasında bağıtlanan 01.03.2009-28.02.2011 tarihli II. Dönem Toplu İş Sözleşmesinin yürürlükte olduğu anlaşılmış olup; murisin vefatında bahse konu sendikaya üye iş makinesi yağcısı olduğunun kabulü halinde dahi, iş makinesi yağcısı pozisyonunda çalışan bir işçinin TİS hükümleri gereği 01.03.2012 tarihine kadar ilerleyebileceği pozisyon derecesi 2-9, olup 1.3.2012 tarihinden önce emekli olduğu için pozisyonun üst derecesinin 2 derece arttırılması mümkün değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının derecesinin pozisyonunun üst sınırı olan 9. dereceyi aşar şekilde 10. derece kabulü hatalı olmuştur.
Murisin mevsimlik işçilikte geçen çalışma süresinin 8 yıl 308 gün olduğunun kabulü halinde, bu çalışmaya karşılık olarak TİS düzenlemesi gereği her iki yılda “bir derece” ve her yıl “bir kademe” ve 90 günü aşan artık yıl için de bir kademe alacağı dikkate alındığında, -davalı idare tarafından verilen başkaca kademe olup olmadığı anlaşılamamakla beraber- mürisin eklenmesi gereken derece ve kademesi 4 derece 9 kademe olmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise davacının her 90 gün için bir kademe ilerleyebileceği kabul edilmiş olup bu husus da hatalıdır.
Ayrıca mahkemece, hüküm altına alınan alacakların mirasçılara miras payları oranında ödenmesi gerektiğinin hüküm yerinde açıkça belirtilmemesi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 06.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.