Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/19181 E. 2019/1502 K. 21.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/19181
KARAR NO : 2019/1502
KARAR TARİHİ : 21.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 18/04/2006 ile 22/09/2011 tarihleri arasında sabah 08:00 akşam 20:00 arasında çalıştığını, fazla çalışma yaptığını, ödenmesi için bankaya 25.03.2014 tarihinde başvurduğunu olumlu cevap alınmadığını ileri sürerek fazla çalışma alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, fazla çalışma konusunda işverenin en küçük bir yönlendirmesi olmadığını işyeri yetkililerince fazla çalışma yapılması için talimat verilmediğini herhangi bir zorlama olmadığını ve davacının kendi arzusu ile şubede kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, işvereni vermediği bir talimattan dolayı sorumlu tutmanın hakkaniyete uygun düşmediği kabul edilerek mevcut delillere göre davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda; servis görevlisi olarak çalışan davacının fazla çalışma alacağına ilişkin olarak ekran açılış kapanış saatlerini gösterir (… ve finart kayıtları) dokümanların CD ortamında davalı vekili tarafından dosyaya ibraz edildiği ancak bu kayıtların bilirkişi tarafından incelenmeksizin tanık beyanı ile davacının fazla mesai alacağının hesaplandığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca söz konusu kayıtların konunun uzmanı bilirkişi tarafından çözülmesi ardından davacının çalışma gün ve sürelerinin davalı işverence sunulan bilgisayar … kayıtları, … kayıtlarının bulunmadığı çalışma dönemi bakımından tanık beyanları ve banka açılış ve kapanış saatleri ile birlikte değerlendirilmek suretiyle denetime elverişli bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre yapılacak değerlendirme ile davacının fazla çalışma ücreti alacağı bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.01.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.