Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/18651 E. 2018/26305 K. 05.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/18651
KARAR NO : 2018/26305
KARAR TARİHİ : 05.12.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin “…” olarak davalı şirkette 3 yıldan fazla bir süre ile çalıştığını, ücretinin 2.500,00-TL olduğunu, ancak daha az SGK primi ödemek için kayıtlarda asgari ücret gösterildiğini, hiçbir haklı neden bulunmamasına karşın iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından sona erdirildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının profosyonel fotoğrafçı değil, işyerine gelen müşterileri karşılamak ve çay, kahve ikramlarında bulunma işlerinde çalışan eleman olduğunu, ücretinin asgari ücret olduğunu, davacının herhangi bir alacağı bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının hizmet süresinin tespiti ve kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı, davalı işyerinde üç yıldan fazla bir süre ile kesintisiz çalıştığını ileri sürmüş olup, davalı, davacının 10.03.2011-15.06.2011 ve 26.01.2012-31.05.2012 tarihleri arasında olmak üzere kesintili biçimde iki dönem çalıştığını savunmuştur. Davacı tanıklarından bir tanesi davacının komşusu olup, beyanı net olmadığı gibi işyerindeki çalışmaya ilişkin görgüye dayalı bilgi sahibi de değildir. Diğer davacı tanığı ise, davacının eşi ve aynı zamanda her iki tarafın da kabul ettiğine göre davalı işyerinin ortağının eski eşi olup beyanına itibar etmek mümkün değildir. Dosya kapsamında yer alan Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından da, davacının 10.03.2011-15.06.2011 ve 26.01.2012-31.05.2012 tarihleri arasında olmak üzere kesintili biçimde iki dönem halinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu kayıtların aksi tereddüt oluşmayacak şekilde tanık beyanları ile ispatlanmadığından, davacının davalı nezdinde 10.03.2011-15.06.2011 ve 26.01.2012-31.05.2012 tarihleri arasında çalıştığı kabul edilmek suretiyle kıdem tazminatının reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de, Mahkemece davacının ücret alacağının Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarındaki kesintili çalışma süreleri esas alınarak hesaplanmasına rağmen, kıdem tazminatı alacağının çalışmanın kesintili olmadığı kabul edilmek suretiyle bir tam yıl üzerinden hesaplanması çelişki oluşturmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 05.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi